Saat
Mart 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
En son konular
Hadis-i Şerif
Giriş yap
Kontrol Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Arama
Istatistikler
Toplam 2058 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: emrec77
Kullanıcılarımız toplam 11851 mesaj attılar bunda 4572 konu
MESCİD-İ NEBEVÎ'DE TANIDIK BİR İMZA
1 sayfadaki 1 sayfası
MESCİD-İ NEBEVÎ'DE TANIDIK BİR İMZA
Osmanlı sarayında bir yarışma yapılır ve Mescid-i Nebevî’nin hattatı seçilir..
Kazasker Mustafa İzzet Efendi ekolünün önde gelen temsilcisi, hat sanatımızın değerli isimlerinden Abdullah Zühdî Efendi, ashâb-ı kirâmdan Temîm ed-Dârî (r.a.) Hazretlerinin sülâlesinden Nabluslu Abdülkâdir Efendi’nin oğludur. Şam’da dünyâya gelmiş olup doğum târihi bilinmemektedir. 1835 senesinde babası ile birlikte Şam’dan Kütahya’ya göç etti. Haklarında yardım ve gözetimde bulunulması için Serasker Hüsrev Paşa tâlimat verdi. Daha sonra İstanbul’a giderek oraya yerleşti.
Sarayda yarışma
Önce Hz.Hâlid bin Zeyd Ebâ Eyyûb el-Ensârî (r.a.) türbedârı Eyüplü Râşid Efendi’den (vefât:1875), sonra Kazasker Mustafâ İzzet Efendi’den sülüs ve nesih hatlarını öğrendi. Bilâhare Nûr-i
Kur’an Mısır’da okunmuş İstanbul’da yazılmıştır Abdullah Zühdî Efendi Çok değerli bir hattat idi. Hatların intizamında ve istiflerinde ustalık gösteren mükemmel bir üstad idi. Kara kalem resimde, Litografya ve fotoğrafta da usta idi. Hasib Paşa’ya bir Mushaf-ı Şerîf yazdı. Bir de En’âm-ı Şerîf yazdı. Bilâhare bu eseri Matbaa-i Osmâniyye’de basılmıştır.
Yedi sene Medîne-i Münevvere’de kalarak Çömezzâde Muhsin, Müzehhip Hacı Hüseyin ve Hacı Ahmed Efendilerin yardımları ile Mescid-i Nebevî’nin kubbe kasnağı ve duvarlarına kuşak hâlinde celî-sülüs âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfler, Efendimiz (s.a.v.) ile ilgili kasideler yazdı. Büyük bir bölümünün günümüze ulaştığı bu yazılar uzunluk ve kompozisyon mükemmelliği bakımından emsâlsizdir.
Medresetü’l-Hidîviyye’ye hat hocası oldu. Yazdığı bir Mushaf ve En’âm’dan başka celî sahasında Mısır müze ve câmilerinde sayısız yazıları vardır. Kâ’be-i Muazzama’nın örtüsünün yazıları ile Ümmü Abbas Sebili ve Rıfâî Câmii kitâbe yazıları onun elinden Çıkmıştır.
Mescid-İ Nebevî’nin kıble duvarındaki hatlar
Mescid-i Nebevî’nin kıble duvarının iç kısmı, Selâm Kapısından itibaren “Selâmlama yolu”dur. Osmanlılar devrinde Mescid-i Nebevî’nin imârı, Mısır’ın fethinden sonra (1517) başlamış, hemen her Osmanlı sultanı döneminde ihyâ edilmiştir. Ancak son ve en büyük imâr, Sultân Abdülmecîd Han zamanında yapılmıştır. Mihrâb hâriç olmak üzere Kıble duvarının gerek inşâsı ve gerekse süslemeleri Sultân Abdülmecîd Han dönemine aittir.
Kıble duvarındaki hatlar, Selâm Kapısından başlar. Yeni açılan Baki Kapısına kadar devam eder. Görenleri âdeta büyüleyen bu hatlar dört sıra hâlinde oluşmaktadır. Yukarıdaki üç sırada muhtelif âyet-i kerîmeler ve sûreler yazılı olup, dördüncü sırada Hazret-i Peygamberin (s.a.v.) iki yüz bir ismi yüz bir pano içinde yer almakta vearalarında salavât-ı şerîfeler bulunmaktadır.
Yukardan birinci hat kuşağı, 40 cm. genişliğinde olup, duvar boyunca devam etmektedir. Taş üzerine, yontma-işleme usûlü ile yazılan bu celî-sülüs hatların zemini yeşil renk ile boyalı olup, yazıların üzeri altın varak ile yaldızlanmıştır.
Bu kuşak yazısında Bakara Sûresi 185. âyet-i kerîmesinin bir bölümü ile 186. âyet-i kerîmenin tamamı, Fussilet Sûresi’nin 42. âyetinden sonraki bölümü, Hud Sûresi 73. âyeti yazılmıştır. Sonra Besmele-i Şerîfe yazılmıştır. Bakara Sûresi 124-129. âyetleri yazılmıştır. Sonra tekrar Besmele yazılmış ve Âl-i İmran Sûresi, 35-44. âyetleri yazılmıştır. Sonra yine Besmele yazılmış ve Ahzab Sûresi’nin 38-49. âyet-i kerîmeleri yazıldıktan sonra Salavât-ı Şerîfe kaydedilmiştir. Sonra tekrar Besmele yazılmıştır. Nisa Sûresi’nin 64 ve 65. âyetleri ve Haşr Sûresi’nin 7. âyetinin bir cüzü yazılarak birinci hat kuşağı tamamlanmıştır.
İkinci yazı kuşağı da Selâm Kapısından başlayıp, Baki Kapısına kadar devam etmektedir. Bu hattın zemini ahşap olup, ahşap üzerine oyma tekniği ile yazılmıştır. Kırmızı zemin üzerine, yine altın varak ile harfler yazılmıştır. Birinci kuşakta olduğu gibi muhtelif sûrelerden âyetler, bâzen aralara Besmele yazılarak, bâzen yazılmadan işlenmişlerdir.
Üçüncü hat kuşağı da, birinci kuşakta olduğu gibi taş üzerine kabartma harfler ile yazılmıştır. Bu kuşakta ise önce Besmele ile ayrılan Çeşitli âyet-i kerîmeler yazıldıktan sonra, Fetih Sûresi başından sonuna kadar yazılmıştır. Bu kuşağın sonunda Mescid-i Nebevî’nin hattatı Abdullah Zühdî Efendi’nin imzası yer almaktadır. Günümüz Türkçesi ile şunlar yazmaktadır: Temîm-i Dârî soyundan Harem-i Şerîf kâtibi olan Abdullah Zühdî’ye Peygamberimizin şefâatini lûtfeyle, Yâ Rabbi!
Dördüncü sıra Peygamber Efendimizin (s.a.v.) mübârek ism-i şerîfeleri ve Salavât-ı Şerîfeler kuşağıdır. Resûlullah Efendimizin (s.a.v.) güzel isimlerinin yazılı olduğu panolar, 40 cm x 25 cm. ebadlarında olup, kırmızı zemin üzerine altın varak ile yazılmıştır. Her panoda Efendimizin (s.a.v.) iki ismi yazılıdır. Bu şekilde 101 pano yer almaktadır. İsim panoları arasında 20 cm. kutrunda, yuvarlak, kırmızı zemin üzerinde “Sallallâhu Aleyhi ve Sellem” yazılıdır.[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Kazasker Mustafa İzzet Efendi ekolünün önde gelen temsilcisi, hat sanatımızın değerli isimlerinden Abdullah Zühdî Efendi, ashâb-ı kirâmdan Temîm ed-Dârî (r.a.) Hazretlerinin sülâlesinden Nabluslu Abdülkâdir Efendi’nin oğludur. Şam’da dünyâya gelmiş olup doğum târihi bilinmemektedir. 1835 senesinde babası ile birlikte Şam’dan Kütahya’ya göç etti. Haklarında yardım ve gözetimde bulunulması için Serasker Hüsrev Paşa tâlimat verdi. Daha sonra İstanbul’a giderek oraya yerleşti.
Sarayda yarışma
Önce Hz.Hâlid bin Zeyd Ebâ Eyyûb el-Ensârî (r.a.) türbedârı Eyüplü Râşid Efendi’den (vefât:1875), sonra Kazasker Mustafâ İzzet Efendi’den sülüs ve nesih hatlarını öğrendi. Bilâhare Nûr-i
Kur’an Mısır’da okunmuş İstanbul’da yazılmıştır Abdullah Zühdî Efendi Çok değerli bir hattat idi. Hatların intizamında ve istiflerinde ustalık gösteren mükemmel bir üstad idi. Kara kalem resimde, Litografya ve fotoğrafta da usta idi. Hasib Paşa’ya bir Mushaf-ı Şerîf yazdı. Bir de En’âm-ı Şerîf yazdı. Bilâhare bu eseri Matbaa-i Osmâniyye’de basılmıştır.
Yedi sene Medîne-i Münevvere’de kalarak Çömezzâde Muhsin, Müzehhip Hacı Hüseyin ve Hacı Ahmed Efendilerin yardımları ile Mescid-i Nebevî’nin kubbe kasnağı ve duvarlarına kuşak hâlinde celî-sülüs âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfler, Efendimiz (s.a.v.) ile ilgili kasideler yazdı. Büyük bir bölümünün günümüze ulaştığı bu yazılar uzunluk ve kompozisyon mükemmelliği bakımından emsâlsizdir.
Medresetü’l-Hidîviyye’ye hat hocası oldu. Yazdığı bir Mushaf ve En’âm’dan başka celî sahasında Mısır müze ve câmilerinde sayısız yazıları vardır. Kâ’be-i Muazzama’nın örtüsünün yazıları ile Ümmü Abbas Sebili ve Rıfâî Câmii kitâbe yazıları onun elinden Çıkmıştır.
Mescid-İ Nebevî’nin kıble duvarındaki hatlar
Mescid-i Nebevî’nin kıble duvarının iç kısmı, Selâm Kapısından itibaren “Selâmlama yolu”dur. Osmanlılar devrinde Mescid-i Nebevî’nin imârı, Mısır’ın fethinden sonra (1517) başlamış, hemen her Osmanlı sultanı döneminde ihyâ edilmiştir. Ancak son ve en büyük imâr, Sultân Abdülmecîd Han zamanında yapılmıştır. Mihrâb hâriç olmak üzere Kıble duvarının gerek inşâsı ve gerekse süslemeleri Sultân Abdülmecîd Han dönemine aittir.
Kıble duvarındaki hatlar, Selâm Kapısından başlar. Yeni açılan Baki Kapısına kadar devam eder. Görenleri âdeta büyüleyen bu hatlar dört sıra hâlinde oluşmaktadır. Yukarıdaki üç sırada muhtelif âyet-i kerîmeler ve sûreler yazılı olup, dördüncü sırada Hazret-i Peygamberin (s.a.v.) iki yüz bir ismi yüz bir pano içinde yer almakta vearalarında salavât-ı şerîfeler bulunmaktadır.
Yukardan birinci hat kuşağı, 40 cm. genişliğinde olup, duvar boyunca devam etmektedir. Taş üzerine, yontma-işleme usûlü ile yazılan bu celî-sülüs hatların zemini yeşil renk ile boyalı olup, yazıların üzeri altın varak ile yaldızlanmıştır.
Bu kuşak yazısında Bakara Sûresi 185. âyet-i kerîmesinin bir bölümü ile 186. âyet-i kerîmenin tamamı, Fussilet Sûresi’nin 42. âyetinden sonraki bölümü, Hud Sûresi 73. âyeti yazılmıştır. Sonra Besmele-i Şerîfe yazılmıştır. Bakara Sûresi 124-129. âyetleri yazılmıştır. Sonra tekrar Besmele yazılmış ve Âl-i İmran Sûresi, 35-44. âyetleri yazılmıştır. Sonra yine Besmele yazılmış ve Ahzab Sûresi’nin 38-49. âyet-i kerîmeleri yazıldıktan sonra Salavât-ı Şerîfe kaydedilmiştir. Sonra tekrar Besmele yazılmıştır. Nisa Sûresi’nin 64 ve 65. âyetleri ve Haşr Sûresi’nin 7. âyetinin bir cüzü yazılarak birinci hat kuşağı tamamlanmıştır.
İkinci yazı kuşağı da Selâm Kapısından başlayıp, Baki Kapısına kadar devam etmektedir. Bu hattın zemini ahşap olup, ahşap üzerine oyma tekniği ile yazılmıştır. Kırmızı zemin üzerine, yine altın varak ile harfler yazılmıştır. Birinci kuşakta olduğu gibi muhtelif sûrelerden âyetler, bâzen aralara Besmele yazılarak, bâzen yazılmadan işlenmişlerdir.
Üçüncü hat kuşağı da, birinci kuşakta olduğu gibi taş üzerine kabartma harfler ile yazılmıştır. Bu kuşakta ise önce Besmele ile ayrılan Çeşitli âyet-i kerîmeler yazıldıktan sonra, Fetih Sûresi başından sonuna kadar yazılmıştır. Bu kuşağın sonunda Mescid-i Nebevî’nin hattatı Abdullah Zühdî Efendi’nin imzası yer almaktadır. Günümüz Türkçesi ile şunlar yazmaktadır: Temîm-i Dârî soyundan Harem-i Şerîf kâtibi olan Abdullah Zühdî’ye Peygamberimizin şefâatini lûtfeyle, Yâ Rabbi!
Dördüncü sıra Peygamber Efendimizin (s.a.v.) mübârek ism-i şerîfeleri ve Salavât-ı Şerîfeler kuşağıdır. Resûlullah Efendimizin (s.a.v.) güzel isimlerinin yazılı olduğu panolar, 40 cm x 25 cm. ebadlarında olup, kırmızı zemin üzerine altın varak ile yazılmıştır. Her panoda Efendimizin (s.a.v.) iki ismi yazılıdır. Bu şekilde 101 pano yer almaktadır. İsim panoları arasında 20 cm. kutrunda, yuvarlak, kırmızı zemin üzerinde “Sallallâhu Aleyhi ve Sellem” yazılıdır.[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
yağmur- Özel Üye
- Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 3962
Puanı : 4330
Teşekkür : 72
Kayıt tarihi : 27/01/10
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı Haz. 29, 2021 3:43 pm tarafından yağmur
» Gül’den hiç ders almıyor musun?
Salı Haz. 29, 2021 3:42 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:51 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:50 pm tarafından yağmur
» Elveda Ey Şehri Ramazan
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:48 pm tarafından yağmur
» Kadir Gecesinde :((
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:46 pm tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Giderken
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:44 pm tarafından yağmur
» Ateşten Lokma..!
Paz Ara. 01, 2019 5:43 pm tarafından yağmur
» Kadir Suresi, Okunuşu ve Anlamı
Cuma Mayıs 31, 2019 10:09 am tarafından yağmur
» Allah'ım (c.c.)
Paz Mayıs 05, 2019 7:49 am tarafından yağmur
» En Güzel Duâlar ve Anlamları
Paz Mayıs 05, 2019 7:48 am tarafından yağmur
» Amin
Paz Mayıs 05, 2019 7:46 am tarafından yağmur
» Yetişin...
Paz Mayıs 05, 2019 7:43 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Ne Demek ?
Paz Mayıs 05, 2019 7:42 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun
Paz Mayıs 05, 2019 7:38 am tarafından yağmur
» Ya Rabbi (c.c.) Ateşten [Cehennemden] Azat Edilenlerden Eyle Bizleri
Paz Mayıs 05, 2019 7:31 am tarafından yağmur
» Abdestten Sonra Yapılan Dualar (Arapça Türkçe)
Paz Ara. 30, 2018 9:36 am tarafından yağmur
» Kendimden Kaçabilsem
Çarş. Kas. 28, 2018 8:11 pm tarafından yağmur
» Özleminle Ey Sevgili
Çarş. Kas. 28, 2018 7:43 pm tarafından yağmur
» Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh'ım!
Çarş. Kas. 28, 2018 7:28 pm tarafından yağmur
» Af Dilerim..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:26 pm tarafından yağmur
» Ya Rabbah :(
Çarş. Kas. 28, 2018 7:19 pm tarafından yağmur
» Gül Efendim (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:13 pm tarafından yağmur
» Hayâdan ölen kişinin bedeni, sürmelenir..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:12 pm tarafından yağmur
» Ey Yar (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:11 pm tarafından yağmur
» Onur, Can ve Mal Gibi Dokunulmazdır..
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» O'nun (s.a.v) Ahlâkı Kur'an'dı.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem)'i Sevmeliyiz..!
Ptsi Kas. 19, 2018 9:25 am tarafından yağmur
» Çağın Karanlığından Peygamberimizin Huzur'una?
Ptsi Kas. 19, 2018 9:22 am tarafından yağmur
» Şefaat Ya Rasulallah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:20 am tarafından yağmur
» Milletimizin ve Tüm İslâm Aleminin Mevlid Kandili Hakkımızda Hayırlara Vesile Olsun.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:17 am tarafından yağmur
» Ya Rasulallah (SAV)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:16 am tarafından yağmur
» Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz'in Mübarek Doğum Günü "MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN"
Ptsi Kas. 19, 2018 7:53 am tarafından yağmur
» ❤Mevlid Kandiliniz Mübarek Olsun❤
Ptsi Kas. 19, 2018 7:45 am tarafından yağmur
» Minber’den Ötelere Bakış
Perş. Kas. 15, 2018 10:47 am tarafından yağmur
» Örnek Hanımefendi Hz. Fatıma Radıyallahü anhâ
Perş. Kas. 15, 2018 10:36 am tarafından yağmur
» Hayret Doğrusu
Paz Ekim 07, 2018 4:04 pm tarafından yağmur
» Göz Kalbin Elçisidir
Paz Ekim 07, 2018 3:56 pm tarafından yağmur
» Rabbül-âlemin, âşıklar için Yâr'dır..
Paz Ekim 07, 2018 3:55 pm tarafından yağmur
» Her Sabah Sizden 8 Şey İsteniyor.!
Paz Ekim 07, 2018 3:54 pm tarafından yağmur
» Başkaları Bilmese de Olur..
Paz Ekim 07, 2018 1:16 pm tarafından yağmur
» Sohbet; Güzelle Güzeldir..
Paz Ekim 07, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» İSLAM'IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:26 pm tarafından yağmur
» BOZUK SİMİT PARALARI İLE CENNETİ SATINALMAK
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Artan Pilav
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Ömür Sermayesi..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:21 pm tarafından yağmur
» Mecnun ve Devesi
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:20 pm tarafından yağmur
» Usta ve Şaşı Çırak..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:18 pm tarafından yağmur
» İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî
Paz Eyl. 23, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» Bakî olan yalnız Allah (c.c.)’tır..
Paz Eyl. 23, 2018 1:12 pm tarafından yağmur