Saat
Similar topics
En son konular
Hadis-i Şerif
Giriş yap
Kontrol Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Arama
Istatistikler
Toplam 2058 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: emrec77
Kullanıcılarımız toplam 11851 mesaj attılar bunda 4572 konu
TUZ TUKETIMINE DIKKAT
İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı :: •°¤*(¯`° İsLaM ÇoK GüZeL FoRuM °´¯)*¤°• S E R B E S T K Ö Ş E :: Sağlık (Genel)
1 sayfadaki 1 sayfası
TUZ TUKETIMINE DIKKAT
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]Vücudumuzdaki sıvılar tıpkı bir okyanus gibidir. Tuz hayat kaynağımızdır; ancak vücudumuz tuz üretemediği için onu dış bir kaynaktan temin etmemiz gerekir. Bu kaynaklar genellikle ya et ya da klasik sofra tuzudur. Asıl sorun ise vücudumuzun bu işlemden geçirilmiş tuz ile ne yapacağını bilmemesidir. Yıllarca süren tüketimin ardından kalbimiz, böbreklerimiz, kaslarımız ve kemiklerimiz dahil vücudumuzun bir çok bölümü tuz kullanımna bağlı olarak sorunlar yaşayabilir. İşlemden geçirilmiş tuzlar vücudumuzun doğal dengesini bozabilir
Sofra tuzu dediğimiz madde, kimyasal adı ile sodyum klorürdür. Sodyum klorürün yarısına yakın bölümü, %40’ı sodyumdur. Sodyum azı gerekli, çoğu gereksiz ve hatta zararlı olan bir mineraldir. Sodyumun vücudumuzdaki sıvı dengesinin sürdürülmesine yardımcı olmak, sinir iletisinde rol almak, kasların kasılmasını ve gevşemesini etkilemek gibi çeşitli önemli görevleri vardır.
Böbrekler, vücutta tutulan sodyum miktarını düzenliyor. Sodyum düzeyleri düşük olduğunda, böbrekler sodyumu vücutta muhafaza ediyor. Düzeyler yüksek olduğunda ise sodyumun fazlası idrarla atılıyor. Böbrekler yeterince atamazsa sodyum vücutta birikmeye başlıyor. Sodyum da suyu tuttuğundan kan hacmi artıyor. Kan hacmi artınca, kalp kanı vücutta dolaştırmak için daha çok çalışmak zorunda kalıyor ve damarların içindeki basınç yani tansiyon yükseliyor. Kalp yetmezliği, karaciğer sirozu, kronik böbrek hastalığı gibi bazı hastalıklar sodyumu düzenleme mekanizmasını bozabiliyor.
Günlük sodyum alım miktarı
Sağlıklı erişkinler için günlük sodyum alım miktarları, ortam sıcaklığı, terlemeyle kaybedilen sıvı miktarı, kilo gibi faktörlerle değişmesine rağmen normalde günde takriben 1,500 ila 2,400 miligram arasıdır. Unutulmaması gereken gerçek şu ki, yemeklere serptiğimiz bir tutam fazladan tuz bile, aldığımız sodyum miktarını sağlıksız düzeylere taşıyabilir çünkü pek çok işlenmiş ve hazır gıda zaten yeterli olandan çok fazla sodyum içeriyor çoğu kez. Medeniyetin bize sunduğu hazır yiyeceklerin sodyum alımımızın %50 sinden fazlasına neden olduğunu, bunun üstüne bir de tuzlu yemek pişirip, bu yemeği yerken de üstüne tuz ekersek, nasıl tuz alımında dünya birinciliğine gittiğimizin anlaşılması pek zor olmasa gerek. Yüksek tansiyon, kronik böbrek hastalığı ya da diyabet gibi bir sağlık sorununuz varsa veya elli yaşın üstünde iseniz sodyumun kan basıncını yükseltici etkisine karşı çok daha dikkatli olmalısınız.
Sodyum kaynakları veya işlenmiş gıdalar
Bir kişinin aldığı sodyumun büyük bölümü konserveler, hazır çorbalar, tuzlu atıştırmalar, şarküteri gibi kaynaklardan gelir. Gıda üreticileri gıdaların bozulmasını önlemek, tadını artırmak, dokusunu zenginleştirmek için tuz ve sodyum içeren başka bileşikler de kullanırlar. Başka adlarla gizlenmiş sodyum miktarını bulmanın en iyi yolu varsa hazır gıdaların üzerindeki etiketleri okumaktır. Bu etiketlerde tuzun dışında sodyum içeren başka bileşenler de yazılıdır, örneğin: glutamat (MSG) sodası, tozu, fosfat, aljinat, nitrat veya nitrit ve soslar. Bir dolu çay kaşığı sofra tuzunda 2,400 mg sodyum ve bir yemek kaşığı soya sosunda yaklaşık 900 - 1,000 mg sodyum bulunur.
Kırmızı et, beyaz et, süt ürünleri ve sebzelerde sodyum bulunur. Sözgelimi 100 gram kadar lor peynirinde 400 mg kadar sodyum varken, aynı miktar beyaz peynirde bu oran 2,5 katına çıkıyor.
Fazla sodyumu keşfedin
Bir gıdanın sadece tadına bakarak o gıdada fazla sodyum bulunduğunu anlamayabilirsiniz. Örneğin ekmeğin tuzlu olduğunu düşünmeyebilirsiniz ama bir dilim ekmekte ortalama 200-250 mg sodyum vardır. Onun için tuzsuz ekmek yemek, sodyuma duyarlı ve yüksek tansiyonu olanlar için çok önemlidir. Soda ve maden sularında fazla miktarda sodyum vardır, etiketlerini okumakta yarar vardır.
Sodyumu azaltmanın yolları
Hazır gıdalar yerine taze gıdaları tercih edin. Taze meyve ve sebzelerin çoğunda doğal sodyum miktarı düşüktür. Taze etin sodyum miktarı da salam, sucuk, pastırma gibi hazır et ürünlerinden düşüktür. Hazır gıda alırken düşük sodyumlu ürünleri seçin. Yemek tariflerindeki tuzu mümkün olduğu kadar azaltın. Haşlama gibi birçok tarifteki tuzu tümüyle çıkarabilirsiniz. Sosları ve benzeri sodyum yüklü çeşnileri sınırlayın. Yemeğin tadını artırmak için otlar, baharat ve başka doğal aromalar kullanın. Yemekleri tatlandırmak için taze ve kurutulmuş ot ve baharatları nasıl kullanacağınızı öğrenin.
Sofra Tuzu mu Deniz Tuzu mu?
Sofra tuzu, doğada kaya halinde bulunur ve kimyasal işlemlerden geçirilerek iyot eklenen bir maddedir. Yeraltı tuz yataklarından çıkarılan tuzdan, bu işlemlerden geçtikten sonra elimizde kalan ise sadece ölmüş minerallerdir. Deniz tuzu ve sofra tuzu temelde aynı besin değerlerini içerir: sodyum ve klorür. Ancak deniz tuzu genellikle daha sağlıklı ve doğal olduğu gerekçesiyle tercih edilir. İki tuz arasındaki asıl fark ise kimyasal yapısında değil; tadında, dokusunda ve geçirildiği işlemdedir. %100 doğal deniz tuzu mineral açısından zenginliğini korur. Doğal, organik deniz tuzu hala 2000 yıl önce Fransız tuz işçileri tarafından çıkarıldığı yöntemle elde edilir. Taranarak toplanır ve kuruması için güneşte bırakılır. Sodyum, klorür, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve diğer 90 mineral ilk andaki şekliyle doğal deniz tuzunun içinde bulunur. Bu mineraller bünyelerinde nem barındırırlar ve gri renklidirler.
Doğal deniz tuzunun yararları nelerdir?
Doğal deniz tuzu tüketildiğinde, ağza alınır alınmaz tükürükle etkileşime geçer ve sindirilmeye başlar. Ağızda ne kadar fazla mineral olursa sindirim o kadar uzun sürer. Doğal deniz tuzu tansiyonu düşürücü ve vücutta su kaybını önleyici etkisiyle bilinir. Karaciğer, böbrekler ve böbreküstü bezlerinin daha etkili çalışmasına yardımcı olur. Bağışıklık sistemini destekler. Doğal deniz tuzu okyanusun tüm minerallerini içerir.
Sofra tuzu dediğimiz madde, kimyasal adı ile sodyum klorürdür. Sodyum klorürün yarısına yakın bölümü, %40’ı sodyumdur. Sodyum azı gerekli, çoğu gereksiz ve hatta zararlı olan bir mineraldir. Sodyumun vücudumuzdaki sıvı dengesinin sürdürülmesine yardımcı olmak, sinir iletisinde rol almak, kasların kasılmasını ve gevşemesini etkilemek gibi çeşitli önemli görevleri vardır.
Böbrekler, vücutta tutulan sodyum miktarını düzenliyor. Sodyum düzeyleri düşük olduğunda, böbrekler sodyumu vücutta muhafaza ediyor. Düzeyler yüksek olduğunda ise sodyumun fazlası idrarla atılıyor. Böbrekler yeterince atamazsa sodyum vücutta birikmeye başlıyor. Sodyum da suyu tuttuğundan kan hacmi artıyor. Kan hacmi artınca, kalp kanı vücutta dolaştırmak için daha çok çalışmak zorunda kalıyor ve damarların içindeki basınç yani tansiyon yükseliyor. Kalp yetmezliği, karaciğer sirozu, kronik böbrek hastalığı gibi bazı hastalıklar sodyumu düzenleme mekanizmasını bozabiliyor.
Günlük sodyum alım miktarı
Sağlıklı erişkinler için günlük sodyum alım miktarları, ortam sıcaklığı, terlemeyle kaybedilen sıvı miktarı, kilo gibi faktörlerle değişmesine rağmen normalde günde takriben 1,500 ila 2,400 miligram arasıdır. Unutulmaması gereken gerçek şu ki, yemeklere serptiğimiz bir tutam fazladan tuz bile, aldığımız sodyum miktarını sağlıksız düzeylere taşıyabilir çünkü pek çok işlenmiş ve hazır gıda zaten yeterli olandan çok fazla sodyum içeriyor çoğu kez. Medeniyetin bize sunduğu hazır yiyeceklerin sodyum alımımızın %50 sinden fazlasına neden olduğunu, bunun üstüne bir de tuzlu yemek pişirip, bu yemeği yerken de üstüne tuz ekersek, nasıl tuz alımında dünya birinciliğine gittiğimizin anlaşılması pek zor olmasa gerek. Yüksek tansiyon, kronik böbrek hastalığı ya da diyabet gibi bir sağlık sorununuz varsa veya elli yaşın üstünde iseniz sodyumun kan basıncını yükseltici etkisine karşı çok daha dikkatli olmalısınız.
Sodyum kaynakları veya işlenmiş gıdalar
Bir kişinin aldığı sodyumun büyük bölümü konserveler, hazır çorbalar, tuzlu atıştırmalar, şarküteri gibi kaynaklardan gelir. Gıda üreticileri gıdaların bozulmasını önlemek, tadını artırmak, dokusunu zenginleştirmek için tuz ve sodyum içeren başka bileşikler de kullanırlar. Başka adlarla gizlenmiş sodyum miktarını bulmanın en iyi yolu varsa hazır gıdaların üzerindeki etiketleri okumaktır. Bu etiketlerde tuzun dışında sodyum içeren başka bileşenler de yazılıdır, örneğin: glutamat (MSG) sodası, tozu, fosfat, aljinat, nitrat veya nitrit ve soslar. Bir dolu çay kaşığı sofra tuzunda 2,400 mg sodyum ve bir yemek kaşığı soya sosunda yaklaşık 900 - 1,000 mg sodyum bulunur.
Kırmızı et, beyaz et, süt ürünleri ve sebzelerde sodyum bulunur. Sözgelimi 100 gram kadar lor peynirinde 400 mg kadar sodyum varken, aynı miktar beyaz peynirde bu oran 2,5 katına çıkıyor.
Fazla sodyumu keşfedin
Bir gıdanın sadece tadına bakarak o gıdada fazla sodyum bulunduğunu anlamayabilirsiniz. Örneğin ekmeğin tuzlu olduğunu düşünmeyebilirsiniz ama bir dilim ekmekte ortalama 200-250 mg sodyum vardır. Onun için tuzsuz ekmek yemek, sodyuma duyarlı ve yüksek tansiyonu olanlar için çok önemlidir. Soda ve maden sularında fazla miktarda sodyum vardır, etiketlerini okumakta yarar vardır.
Sodyumu azaltmanın yolları
Hazır gıdalar yerine taze gıdaları tercih edin. Taze meyve ve sebzelerin çoğunda doğal sodyum miktarı düşüktür. Taze etin sodyum miktarı da salam, sucuk, pastırma gibi hazır et ürünlerinden düşüktür. Hazır gıda alırken düşük sodyumlu ürünleri seçin. Yemek tariflerindeki tuzu mümkün olduğu kadar azaltın. Haşlama gibi birçok tarifteki tuzu tümüyle çıkarabilirsiniz. Sosları ve benzeri sodyum yüklü çeşnileri sınırlayın. Yemeğin tadını artırmak için otlar, baharat ve başka doğal aromalar kullanın. Yemekleri tatlandırmak için taze ve kurutulmuş ot ve baharatları nasıl kullanacağınızı öğrenin.
Sofra Tuzu mu Deniz Tuzu mu?
Sofra tuzu, doğada kaya halinde bulunur ve kimyasal işlemlerden geçirilerek iyot eklenen bir maddedir. Yeraltı tuz yataklarından çıkarılan tuzdan, bu işlemlerden geçtikten sonra elimizde kalan ise sadece ölmüş minerallerdir. Deniz tuzu ve sofra tuzu temelde aynı besin değerlerini içerir: sodyum ve klorür. Ancak deniz tuzu genellikle daha sağlıklı ve doğal olduğu gerekçesiyle tercih edilir. İki tuz arasındaki asıl fark ise kimyasal yapısında değil; tadında, dokusunda ve geçirildiği işlemdedir. %100 doğal deniz tuzu mineral açısından zenginliğini korur. Doğal, organik deniz tuzu hala 2000 yıl önce Fransız tuz işçileri tarafından çıkarıldığı yöntemle elde edilir. Taranarak toplanır ve kuruması için güneşte bırakılır. Sodyum, klorür, kalsiyum, magnezyum, potasyum ve diğer 90 mineral ilk andaki şekliyle doğal deniz tuzunun içinde bulunur. Bu mineraller bünyelerinde nem barındırırlar ve gri renklidirler.
Doğal deniz tuzunun yararları nelerdir?
Doğal deniz tuzu tüketildiğinde, ağza alınır alınmaz tükürükle etkileşime geçer ve sindirilmeye başlar. Ağızda ne kadar fazla mineral olursa sindirim o kadar uzun sürer. Doğal deniz tuzu tansiyonu düşürücü ve vücutta su kaybını önleyici etkisiyle bilinir. Karaciğer, böbrekler ve böbreküstü bezlerinin daha etkili çalışmasına yardımcı olur. Bağışıklık sistemini destekler. Doğal deniz tuzu okyanusun tüm minerallerini içerir.
MINE- Özel Üye
-
Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 344
Puanı : 276
Teşekkür : 36
Kayıt tarihi : 02/11/10
Yaş : 49
Nerden : GREECE
İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı :: •°¤*(¯`° İsLaM ÇoK GüZeL FoRuM °´¯)*¤°• S E R B E S T K Ö Ş E :: Sağlık (Genel)
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı Haz. 29, 2021 3:43 pm tarafından yağmur
» Gül’den hiç ders almıyor musun?
Salı Haz. 29, 2021 3:42 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:51 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:50 pm tarafından yağmur
» Elveda Ey Şehri Ramazan
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:48 pm tarafından yağmur
» Kadir Gecesinde :((
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:46 pm tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Giderken
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:44 pm tarafından yağmur
» Ateşten Lokma..!
Paz Ara. 01, 2019 5:43 pm tarafından yağmur
» Kadir Suresi, Okunuşu ve Anlamı
Cuma Mayıs 31, 2019 10:09 am tarafından yağmur
» Allah'ım (c.c.)
Paz Mayıs 05, 2019 7:49 am tarafından yağmur
» En Güzel Duâlar ve Anlamları
Paz Mayıs 05, 2019 7:48 am tarafından yağmur
» Amin
Paz Mayıs 05, 2019 7:46 am tarafından yağmur
» Yetişin...
Paz Mayıs 05, 2019 7:43 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Ne Demek ?
Paz Mayıs 05, 2019 7:42 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun
Paz Mayıs 05, 2019 7:38 am tarafından yağmur
» Ya Rabbi (c.c.) Ateşten [Cehennemden] Azat Edilenlerden Eyle Bizleri
Paz Mayıs 05, 2019 7:31 am tarafından yağmur
» Abdestten Sonra Yapılan Dualar (Arapça Türkçe)
Paz Ara. 30, 2018 9:36 am tarafından yağmur
» Kendimden Kaçabilsem
Çarş. Kas. 28, 2018 8:11 pm tarafından yağmur
» Özleminle Ey Sevgili
Çarş. Kas. 28, 2018 7:43 pm tarafından yağmur
» Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh'ım!
Çarş. Kas. 28, 2018 7:28 pm tarafından yağmur
» Af Dilerim..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:26 pm tarafından yağmur
» Ya Rabbah :(
Çarş. Kas. 28, 2018 7:19 pm tarafından yağmur
» Gül Efendim (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:13 pm tarafından yağmur
» Hayâdan ölen kişinin bedeni, sürmelenir..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:12 pm tarafından yağmur
» Ey Yar (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:11 pm tarafından yağmur
» Onur, Can ve Mal Gibi Dokunulmazdır..
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» O'nun (s.a.v) Ahlâkı Kur'an'dı.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem)'i Sevmeliyiz..!
Ptsi Kas. 19, 2018 9:25 am tarafından yağmur
» Çağın Karanlığından Peygamberimizin Huzur'una?
Ptsi Kas. 19, 2018 9:22 am tarafından yağmur
» Şefaat Ya Rasulallah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:20 am tarafından yağmur
» Milletimizin ve Tüm İslâm Aleminin Mevlid Kandili Hakkımızda Hayırlara Vesile Olsun.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:17 am tarafından yağmur
» Ya Rasulallah (SAV)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:16 am tarafından yağmur
» Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz'in Mübarek Doğum Günü "MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN"
Ptsi Kas. 19, 2018 7:53 am tarafından yağmur
» ❤Mevlid Kandiliniz Mübarek Olsun❤
Ptsi Kas. 19, 2018 7:45 am tarafından yağmur
» Minber’den Ötelere Bakış
Perş. Kas. 15, 2018 10:47 am tarafından yağmur
» Örnek Hanımefendi Hz. Fatıma Radıyallahü anhâ
Perş. Kas. 15, 2018 10:36 am tarafından yağmur
» Hayret Doğrusu
Paz Ekim 07, 2018 4:04 pm tarafından yağmur
» Göz Kalbin Elçisidir
Paz Ekim 07, 2018 3:56 pm tarafından yağmur
» Rabbül-âlemin, âşıklar için Yâr'dır..
Paz Ekim 07, 2018 3:55 pm tarafından yağmur
» Her Sabah Sizden 8 Şey İsteniyor.!
Paz Ekim 07, 2018 3:54 pm tarafından yağmur
» Başkaları Bilmese de Olur..
Paz Ekim 07, 2018 1:16 pm tarafından yağmur
» Sohbet; Güzelle Güzeldir..
Paz Ekim 07, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» İSLAM'IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:26 pm tarafından yağmur
» BOZUK SİMİT PARALARI İLE CENNETİ SATINALMAK
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Artan Pilav
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Ömür Sermayesi..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:21 pm tarafından yağmur
» Mecnun ve Devesi
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:20 pm tarafından yağmur
» Usta ve Şaşı Çırak..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:18 pm tarafından yağmur
» İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî
Paz Eyl. 23, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» Bakî olan yalnız Allah (c.c.)’tır..
Paz Eyl. 23, 2018 1:12 pm tarafından yağmur