İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK Uyeols10
Forumumuza Hoşgeldiniz Lütfen Bu Pencereyi Peygamber Efendimiz'e (S.A.V.) Salâvat Getirmeden Kapatmayınız "Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammedin Ve Alâ Âli Seyyidina Muhammed"
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK 291279.medium


Join the forum, it's quick and easy

İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK Uyeols10
Forumumuza Hoşgeldiniz Lütfen Bu Pencereyi Peygamber Efendimiz'e (S.A.V.) Salâvat Getirmeden Kapatmayınız "Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammedin Ve Alâ Âli Seyyidina Muhammed"
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK 291279.medium
İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Saat

Similar topics
Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  

Takvim Takvim

En son konular
» Kötü Din Adamları
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptySalı Haz. 29, 2021 3:43 pm tarafından yağmur

» Gül’den hiç ders almıyor musun?
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptySalı Haz. 29, 2021 3:42 pm tarafından yağmur

» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:51 pm tarafından yağmur

» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:50 pm tarafından yağmur

» Elveda Ey Şehri Ramazan
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:48 pm tarafından yağmur

» Kadir Gecesinde :((
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:46 pm tarafından yağmur

» Ramazan-ı Şerif Giderken
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:44 pm tarafından yağmur

» Ateşten Lokma..!
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ara. 01, 2019 5:43 pm tarafından yağmur

» Kadir Suresi, Okunuşu ve Anlamı
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyCuma Mayıs 31, 2019 10:09 am tarafından yağmur

» Allah'ım (c.c.)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:49 am tarafından yağmur

» En Güzel Duâlar ve Anlamları
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:48 am tarafından yağmur

» Amin
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:46 am tarafından yağmur

» Yetişin...
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:43 am tarafından yağmur

» Ramazan-ı Şerif Ne Demek ?
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:42 am tarafından yağmur

» Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:38 am tarafından yağmur

» Ya Rabbi (c.c.) Ateşten [Cehennemden] Azat Edilenlerden Eyle Bizleri
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:31 am tarafından yağmur

» Abdestten Sonra Yapılan Dualar (Arapça Türkçe)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ara. 30, 2018 9:36 am tarafından yağmur

» Kendimden Kaçabilsem
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 8:11 pm tarafından yağmur

» Özleminle Ey Sevgili
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:43 pm tarafından yağmur

» Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh'ım!
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:28 pm tarafından yağmur

» Af Dilerim..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:26 pm tarafından yağmur

» Ya Rabbah :(
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:19 pm tarafından yağmur

» Gül Efendim (S.A.V.)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:13 pm tarafından yağmur

» Hayâdan ölen kişinin bedeni, sürmelenir..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:12 pm tarafından yağmur

» Ey Yar (S.A.V.)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:11 pm tarafından yağmur

» Onur, Can ve Mal Gibi Dokunulmazdır..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur

» O'nun (s.a.v) Ahlâkı Kur'an'dı.
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur

» Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem)'i Sevmeliyiz..!
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:25 am tarafından yağmur

» Çağın Karanlığından Peygamberimizin Huzur'una?
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:22 am tarafından yağmur

» Şefaat Ya Rasulallah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:20 am tarafından yağmur

» Milletimizin ve Tüm İslâm Aleminin Mevlid Kandili Hakkımızda Hayırlara Vesile Olsun.
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:17 am tarafından yağmur

» Ya Rasulallah (SAV)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:16 am tarafından yağmur

» Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz'in Mübarek Doğum Günü "MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN"
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 7:53 am tarafından yağmur

» ❤Mevlid Kandiliniz Mübarek Olsun❤
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Kas. 19, 2018 7:45 am tarafından yağmur

» Minber’den Ötelere Bakış
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPerş. Kas. 15, 2018 10:47 am tarafından yağmur

» Örnek Hanımefendi Hz. Fatıma Radıyallahü anhâ
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPerş. Kas. 15, 2018 10:36 am tarafından yağmur

» Hayret Doğrusu
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ekim 07, 2018 4:04 pm tarafından yağmur

» Göz Kalbin Elçisidir
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ekim 07, 2018 3:56 pm tarafından yağmur

» Rabbül-âlemin, âşıklar için Yâr'dır..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ekim 07, 2018 3:55 pm tarafından yağmur

» Her Sabah Sizden 8 Şey İsteniyor.!
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ekim 07, 2018 3:54 pm tarafından yağmur

» Başkaları Bilmese de Olur..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ekim 07, 2018 1:16 pm tarafından yağmur

» Sohbet; Güzelle Güzeldir..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Ekim 07, 2018 1:15 pm tarafından yağmur

» İSLAM'IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:26 pm tarafından yağmur

» BOZUK SİMİT PARALARI İLE CENNETİ SATINALMAK
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur

» Artan Pilav
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur

» Ömür Sermayesi..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:21 pm tarafından yağmur

» Mecnun ve Devesi
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:20 pm tarafından yağmur

» Usta ve Şaşı Çırak..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:18 pm tarafından yağmur

» İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Eyl. 23, 2018 1:15 pm tarafından yağmur

» Bakî olan yalnız Allah (c.c.)’tır..
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK EmptyPaz Eyl. 23, 2018 1:12 pm tarafından yağmur

KUR’AN-I KERİM DİNLE

Mealli Kur'an Dinleyelim

Hadis-i Şerif

1-Âfetü’l ilmi ennisyanü: İlmin afeti unutmaktır.
************************
2-Ettuhuru şatru’l iman: Temizlik imanın yarısıdır.
************************
3-A’kilhâ ve tevekkel: (Deveyi) bağla ve tevekkül et.
************************
4-Sûmû tesihhû: Oruç tutun, sıhhat bulun.
**********************
5-Es-salâtüimâdü’d dini: Namaz dinin direğidir.
*************************
6-Talebü’l helalicihadün: Helal peşinde koşmak cihaddır.
******************************
7-El-kelimü’ttayyibetü sadakatün: Güzel sözsadakadır.
***************************
8-El cennetü tahte zılâli’ssüyuf: Cennet kılıçların gölgesialtındadır.
*************************
9-El mecalisü bi’l emaneti: Meclislerdeki sözler emanettir.
***************************
10-Ed-dellü alel hayri kefailihi:Hayra vesile olan yapan gibidir.
****************************
11-El cennetü dâr-ül eshıya: Cennet cömertler yurdudur.
*************************
12-Es- savmü nısf’us sabr: Oruç sabrın yarısıdır.
************************
13-Es sabru nısf’ul iman: Sabır imanın yarısıdır.
***********************
14-Et tebessümü sadakatun: Tebessüm etmek sadakadır.

************************
15-Es sabru miftahul ferec: Sabır, başarının anahtarıdır.
************************
16-Es sabru ınde sadmetül ula: Sabır, musi,betin ilk anındakidir.
************************
17-Efdalü’l ibadetiedvamuha: İbadetin efdali devamlı olanıdır.
************************
18-El Kur’anühüved deva: Kur’an, sırf devadır.
************************
19-Men samete reca: Dilini tutan kurtuldu.
************************
20-Re’sü’lhikmeti mehafetullah: Hikmetin başı Allah korkudur.
************************
21-El idetü atiyyetün: Vaad edilen verilmelidir.
************************
22-Ed duaü silahu’lmümin: Dua müminin silahıdır.
************************
23-İsmah yusmah leke: Müsamaha et ki sende göresin.
************************
24-Es salatü nur’ulmümin: Namaz müminin nurudur.
************************
25-En nedametü tevbetün: Pişmanlık tövbedir.
************************
26-El mescidü beytükülli takiyyin: Mescid, takva sahiplerininevidir.
************************
27-Ed dinü en nasiha: Din nasihattir.
************************
28-Ed duaü hüvelibadetü: Dua ibadettir.

************************
29-Elcümuatü haccü’l mesakin: Cumafakirlerin haccıdır.
************************
30-Hüsnü’ssuali nısfu’l ilim: Güzel soru, ilmin yarıdır.
************************
31-Es selamü kable’lkelam: Önce selam, sonra kelam.
************************
32-İzâ gadibte fe’skut: Öfkelendiğinde sus.
************************
33-Kesretü’d dahikitumitül kalb: Çok gülmek kalbiöldürür.
************************
34-Es savmu cünnetün: Oruç kalkandır.

35-Es subhatü temneu’r rızk: Sabah uykusu, rızka engeldir.
************************
36-El hamrüummü’l habais: İçki,kötülüklerin anasıdır.
************************
37-Zina’l uyûni en nazaru: gözlerin zinası bakmaktır.
************************
38-El kanâatümâlün la yenfedü: Kanaat bitmez birsermayedir.
************************
39-El hayaü minel iman:Hayâ(utanma duygusu) imandandır.
************************
40-El mer’üala dini halilihi: Kişi, arkadaşının diniüzeredir.

Giriş yap

Şifremi unuttum

Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Istatistikler
Toplam 2058 kayıtlı kullanıcımız var
Son kaydolan kullanıcımız: emrec77

Kullanıcılarımız toplam 11851 mesaj attılar bunda 4572 konu

KALP.VİCDAN ve MUTLULUK

Aşağa gitmek

KALP.VİCDAN ve MUTLULUK Empty KALP.VİCDAN ve MUTLULUK

Mesaj tarafından ZÜMRÜT C.tesi Kas. 20, 2010 2:13 pm

Kalp, Vicdan ve Mutluluk

Bediüzzaman'a göre insanı mutlu kılmak öncelikle onu tanımaktan geçer. İnsanın sahip olduğu yetenekleri bilmeden onları inkişaf ettirmek ve mutluluğa ulaşmada kullanmak mümkün olmaz. Bir çekirdek gibi büyük bir potansiyele sahip olan her bir insan, meleklerin dahi ötesindeki makamlara geçebilir.

Bediüzzaman'nın her bir insanda gördüğü potansiyel, Mevlana'nın Mesnevi'sindeki bir örneği anımsatır. Mevlana insanı tavuk altına kuluçkaya bırakılmış kaz yumurtasına benzetir. Tavuk altına kuluçkaya bırakılan kaz yumurtasından kaz çıkmasına rağmen, eğer bu yavru kendisine verilen farklı yetenekleri tanımazsa ve tavuk gibi olduğunu düşünse ancak karada yürür ve birkaç metre uçar. Oysa kendi yeteneğini keşfetse hem karada yürür, hem havada uçar hem de suda yüzer.

İnsan, Mevlana'nın misalinde olduğu gibi, sahip olduğu farklılıkları anladığında ve onları doğru kullandığında kamil insan anlamına dahil olarak iki cihan saadetine ulaşır. Bu anlamda insanı üstün kılacak yeteneklerin başında kalb gelir. Kalp bir et parçası değil, bütün latifeleri yöneten bir merkezdir. İnsanın cismani hayatının direği kalb organı olduğu gibi, manevi hayatı da kalp duygusuna bağlıdır. İman kalbi bir tasdikle kemale erdiği gibi imanın tezahürü olan Allah'a muhabet dahi kalben mümkün olur. Daha da ötesi insanın Rabbine bağlanmasında kalb bir santral görevini görür.

Bu denli öneme sahip ve ayine-i Samed olan kalbin gıdası zikir ve duadır. Bediüzzaman'nın ifadesiyle "şu kâinatta insan bir fihriste-i câmia olduğundan, insanin kalbi binler âlemin harita-i mâneviyesi hükmündedir. İnsanın mahiyetindeki kalbi, hadsiz hakaik-i kâinatın mazharı, medarı, çekirdeği (gibidir)… Elbette ve herhalde, o kalbin Fâtırı, o kalbi işlettirmesini ve bilkuvve tavırdan bilfiil vaziyetine çıkarmasını ve inkişafını ve hareketini irade etmiş ki, öyle yapmış. Madem irade etmiş; elbette o kalp dahi akıl gibi işleyecek. Ve kalbi işlettirmek için en büyük vasita, velâyet merâtibinde zikr-i İlahi ile tarikat yolunda hakaik-i imaniyeye teveccüh etmektir."

Kalbini zikir ve dua ile işleten bir insan Rabb'i ile doğrudan doğruya görüşür. Hayatında kendisini tehdit eden tehlikelerden emin olmak ve kalben çokca istediği emellerine ulaşmak için kalbinin telefonuyla Rabb'ine iltica eder. Bu sayede endişelerini def ederek saadete mazhar olur. Bu anlamda Kalb duygusu insanı Rabb'ine bağladığı için büyük bir kıymete sahiptir.

İnsanın kalbindeki muhabbet sınırsızdır

Kalbin önemli olmasının başka bir nedeni sınırsız muhabete beşiklik yapmasından kaynaklanır. Muhabbet ise kainat ölçeğinde bir öneme haizdir. Bediüzzaman'ın ifadesiyle "Muhabbet şu kâinatın bir sebeb-i vücududur. Hem şu kâinatın rabıtasıdır, hem şu kâinatın nurudur, hem hayatıdır." Yani kainatın yaratılışı İlahi muhabetin bir neticesi olduğu gibi, devamı dahi herşeyde dercedilen muhabete bağlıdır. Bu anlamda geniş bir mana ile kainata bakan ve "Vedûd ismine mazhar olan muhakkıkîn-i evliya, Bütün kâinatın mayası muhabbettir. Bütün mevcudatın harekâtı muhabbetledir. Bütün mevcudattaki incizap ve cezbe ve cazibe kanunları muhabbettendir" demişler. Çünkü muhabbet olmazsa herşey birbirine düşman ve hayat bir zindan olur. Muhabettin bu denli önemli olmasındandır ki, her bir insanın kalbine kâinatı istilâ edecek bir muhabbet yerleştirilmiştir.

İnsan, kalbine konulan bu sınırsız muhabeti kulanarak mutluluğa ulaşır. Muhabbet insanı bütün kainatla alakadar kılar. Bediüzzaman'nın ifadesiyle "insan evvelâ nefsini sever. Sonra akaribini, sonra milletini, sonra zîhayat mahlûkları, sonra kâinatı, dünyayı sever. Bu dairelerin herbirisine karşı alâkadardır; onların lezzetleriyle mütelezziz ve elemleriyle müteellim olabilir." Yani muhabbet vasıtasıyla kainatla olan alaka insan için lezzetlerin olduğu kadar elemlerin dahi kaynağı olabilir. Bu nedenle muhabeti saadete vesile kılmak onu yerinde kullanmakla mümkün olur. Bediüzzaman'a göre İlahi Hikmet herbir organı belirli maksatlar için halkettiği gibi, herbir duyguyu da belirli gayeler için insana vermiştir. Bu anlamda insan, ancak sahip olduğu duyguları veriliş maksadına uygun kullandığında saadeti yakalayabilir. O halde mutluluk arayan biri sınırsız muhabetini nasıl kullanmalı?

Kalpler ancak Allah'ı sevmekle tatmin olur

Bediüzzaman sınırsız muhabbetin nasıl tatmin edileceği sorusuna cevap verirken öncelikle muhabbetin nedenleri üzerinde durur. Çünkü insan ancak belirli sebeblerle birşeye muhabetini yönlendirir. Hatta muhabbetin sebebleri birşeyde ne derece bulunursa o şey o derece sevgiye layıktır. Bu anlamda Bediüzzaman Seyyid Şerif Cürcânî'ye atıfla muhabbetin sebeplerini şöyle beyan eder: İnsan "ne şeyi severse, ya lezzet için sever, ya menfaat için, ya evlâda meyil gibi bir müşâkele-i cinsiye için, ya kemal olduğu için sever." Kısaca muhabbetin en önemli nedenleri cemal, yani güzellik, kemal, yani mükemmellik ve/veya ihsandır. İnsanın kalbindeki muhabbet sınırsız olduğundan ancak sınırsız olan bir cemal, kemal ve ihsanı bulmakla tatmin olur.

İnsan kalbindeki muhabbeti ya nefis hesabına veya Allah namına kullanır. Nefsi mabud gibi kabul ederek her türlü isteklerine koşturmak nefis hesabına dünyaya muhabet etmektir. Bediüzzaman bu hataya düşen bir nefsi şöyle ikaz eder. Ey nefis "sevdiğin şey, ya seni tanımaz, Allahaısmarladık demeyip gider (gençliğin ve malın gibi; ya muhabbetin için seni tahkir eder. Görmüyor musun ki, mecazî aşklarda yüzde doksan dokuzu, mâşukundan şikâyet eder. Çünkü, Samed aynası olan bâtın-ı kalple sanem-misal dünyevî mahbuplara perestiş etmek, o mahbupların nazarında sakildir ve istiskal eder, reddeder. Zira, fıtrat, fıtrî ve lâyık olmayan şeyi reddeder, atar.

"Madem öyledir, ey nefis, aklın varsa bütün o muhabbetleri topla, hakikî sahibine ver, şu belâlardan kurtul. Şu nihayetsiz muhabbetler, nihayetsiz bir kemal ve cemal sahibine mahsustur. Ne vakit hakikî sahibine verdin; o vakit bütün eşyayı Onun namıyla ve Onun aynası olduğu cihetle ıstırapsız sevebilirsin. Demek, şu muhabbet doğrudan doğruya kâinata sarf edilmemek gerektir. Yoksa muhabbet, en leziz bir nimet iken, en elîm bir nikmet olur."

Allah namına sevmek Allah'ı sevmektir

Bediüzzaman insanın kalbindeki sınırsız muhabbetin Allah'ı isim ve sıfatlarıyla sevmek için verildiğini iddia eder. Ancak bu durum insanın dünyadaki sevgililere yönelmesine engel değildir. Çünkü dünyevi bir sevgilideki muhabetin sebebi olan cemal, kemal ve ihsan gibi unsurların Allah'tan geldiğini bilerek onu sevmek, zaten Allah namına muhabbet etmektir. Birşeyi Allah namına sevmek aslında Allah'ı sevmektir. "Meselâ, leziz taamları, güzel meyveleri, Cenâb-ı Hakkın ihsanı ve o Rahmân-ı Rahîmin in'âmı cihetinde sevmek, Rahmân ve Mün'im isimlerini sevmektir; hem mânevî bir şükürdür. Şu muhabbet yalnız nefis hesabına olmadığını ve Rahmân namına olduğunu gösteren, meşru dairesinde kanaatkârâne kazanmak ve mütefekkirâne, müteşekkirâne yemektir." Diğer deyişle, Allah`ı seven, yarattığı sanatları sever; yaratılanları yaratıcıyla birlikte seveni de yaratıcısı sever. Aradaki bağ koparıldığında, sevginin sınırsızlığı da kaybolur.

Kur'ân şakirdi dünyayı ve ondaki herşeyi mânâ-yı harfiyle, yani Esma-i Hüsna'yı gösterdiği cihetle sever, mânâ-yı ismiyle yani nefse hitap eden cihetle değil. "Ne kadar güzel yapılmış" der. "Ne kadar güzeldir" demez. Bediüzzaman dünyayı bu tarzda Allah namına sevmenin bu dünyada dahi önemli sonuçlarından sözeder: "Dünyaya muhabbetin ise, madem Cenâb-ı Hakkın namınadır. O vakit dünyanın dehşetli mevcudatı, sana ünsiyetli bir arkadaş hükmüne geçer. Mezraa-i âhiret cihetiyle sevdiğin için, herşeyinde âhirete fayda verecek bir sermaye, bir meyve alabilirsin. Ne musibetleri sana dehşet verir, ne zeval ve fenâsı sana sıkıntı verir. Kemâl-i rahatla o misafirhanede müddet-i ikametini geçirirsin. Yoksa, ehl-i gaflet gibi seversen, yüz defa sana söylemişiz ki, sıkıntılı, ezici, boğucu, fenâya mahkûm, neticesiz bir muhabbet içinde boğulur, gidersin."

Vicdan: ebediyetten başka hiçbirşeyle tatmin olmaz

Bediüzzaman her insanda bulunan temel duygulardan biri olarak "vicdan"dan söz eder. Doğruyu yapmaya meyletmek ve haksızlık yapmaktan uzaklaşmak isteği bu duygunun sayesinde mümkündür. Bu yönüyle vicdan insanda hükmünü sürekli icraya çalışan bir hakim gibidir. İyiliği, adaleti sururla teşvik, kötülüğü sıkıntı ile tazip eder. Bu nedenle insanın vicdanen rahat ve huzurlu olması ancak fıtrata uygun hareket etmesi ile mümkündür. Bediüzzaman'a göre vicdan fıtrata uygun hareketi sağlamak için insana verilen bir duygu olduğundan, insan ancak bu fıtrat sahibinin isteklerine uygun hareket ettiğinde tam saadetli olabilir.

Vicdanın mutluluk için önemli olmasının bir başka gerekçesi yalnızca sonsuzlukla tatmin olmasıdır. Bediüzzaman'nın ifadesiyle "İnsanın fıtrat-ı zîşuuru olan vicdanı, saadet-i ebediyeye bakar, gösterir. Evet, kim kendi uyanık vicdanını dinlerse, "Ebed, ebed!" sesini işitecektir. Bütün kâinat o vicdana verilse, ebede karşı olan ihtiyacının yerini dolduramaz." Çünkü insanın "öyle arzuları ve matlapları var ki, ebedî saadetten başka hiçbir şey onları tatmin etmiyor. Bundandır ki, bu dünyada dahi nefis devam ve beka hissi ile lezzet alır. Eğer bu ebedi yaşama aldatmacasını taşımasaydı, nefis hiçbirşeyden lezzet alamazdı.

Ölüme karşı tüm isyanlar ve ölümsüzlük için bütün çalışmalar insandaki ebediyet arzusunun bir göstergesidir. Bediüzzaman'a göre bu arzuyu sonsuz bir hayatta, sonsuz bir saadet müjdesi sunan Kuran tatmin eder. Yoksa binlerce sene dünya saltanatı dahi olsa ucunda yokluk görünen bir hayat, vicdan için saadetten ziyade azaptır.

Üç temel yetenek

Bediüzzaman'a göre insan yaşayabilmek için üç temel yetenek ile donatılmış ve bu yeteneklere yaratılıştan bir sınırlama konulmamıştır. Bu nedenle aşırı uçlara kaçarak onları yanlış kullanmak mümkündür. Meleklerdeki sabit makamlara nisbetle, insanların en aşağı mertebeden meleklerin üzerine geçip kainatın halifeliğine kadar uzanan mertebelere terakkisinde bu yeteneklerin büyük önemi vardır. Bundandır ki, bu temel yeteneklerini Kuran'ın emrettiği tarzda orta yola çeken bir insan imtihanı kazanır. Bu yeteneklerin birincisi kuve-i şeheviye ki, cinsi istek kudreti, yemek, içmek, uyumak ve konuşmak gibi yeteneklerdir. İkincisi kuve-i gadabiye ki, zararlı şeyleri def etmeye insanı sevk eden yetenektir. Üçüncüsü ise kuve-i akliye olarak adlandırılan ve iyi ile kötüyü birbirinden ayırmak için verilen akıldır.

İnsanın bu temel yeteneklerine bir sınırlama konulmadığından herbirisinin ifrat, tefrit ve vasat mertebesi bulunur. Bediüzzaman`ın ifadesiyle "kuvve-i şeheviyenin tefrit mertebesi humuddur ki, ne helâle ve ne de harama şehveti, iştihası yoktur. İfrat mertebesi fücurdur ki, namusları ve ırzları pâyimal etmek iştihasında olur. Vasat mertebesi ise iffettir ki, helâline şehveti var, harama yoktur…Ve keza, kuvve-i gadabiyenin tefrit mertebesi, cebanettir ki korkulmayan şeylerden bile korkar. İfrat mertebesi tehevvürdür ki, ne maddî ve ne mânevî hiçbir şeyden korkmaz. Bütün istibdadlar, tahakkümler, zulümler bu mertebenin mahsulüdür. Vasat mertebesi ise şecaattir ki, hukuk-u diniye ve dünyeviyesi için canını feda eder, meşru olmayan şeylere karışmaz…Ve keza, kuvve-i akliyenin tefrit mertebesi gabâvettir ki, hiçbir şeyden haberi olmaz. İfrat mertebesi cerbezedir ki, hakkı bâtıl, bâtılı hak suretinde gösterecek kadar aldatıcı bir zekâya malik olur. Vasat mertebesi ise hikmettir ki, hakkı hak bilir, imtisal eder; bâtılı bâtıl bilir, içtinap eder." Bu anlamda insan yaşamak için kendisine verilen bu üç temel yeteneklerini "orta yol"(vasat)da kullandığında saadeti yakalar. Kur`an gibi semavi mesajlar, haksızlık, zulum ve mutsuzluğa neden olacak bu temel yetenekleri vasata çekmek için gönderilmiştir.
ZÜMRÜT
ZÜMRÜT
Özel Üye
Özel Üye

Aktiflik :
KALP.VİCDAN ve MUTLULUK Left_bar_bleue999 / 999999 / 999KALP.VİCDAN ve MUTLULUK Right_bar_bleue

<b>Uyarı Seviyesi</b> Uyarı Seviyesi : Uyarı Yok
<b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 1882
<b>Puanı</b> Puanı : 1360
<b>Teşekkür</b> Teşekkür : 73
<b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 29/09/10

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz