İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı
Her günah küfre bir kapı açar Uyeols10
Forumumuza Hoşgeldiniz Lütfen Bu Pencereyi Peygamber Efendimiz'e (S.A.V.) Salâvat Getirmeden Kapatmayınız "Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammedin Ve Alâ Âli Seyyidina Muhammed"
Her günah küfre bir kapı açar 291279.medium


Join the forum, it's quick and easy

İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı
Her günah küfre bir kapı açar Uyeols10
Forumumuza Hoşgeldiniz Lütfen Bu Pencereyi Peygamber Efendimiz'e (S.A.V.) Salâvat Getirmeden Kapatmayınız "Allahümme Salli Alâ Seyyidina Muhammedin Ve Alâ Âli Seyyidina Muhammed"
Her günah küfre bir kapı açar 291279.medium
İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Saat

Similar topics
    Nisan 2024
    PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
    1234567
    891011121314
    15161718192021
    22232425262728
    2930     

    Takvim Takvim

    En son konular
    » Kötü Din Adamları
    Her günah küfre bir kapı açar EmptySalı Haz. 29, 2021 3:43 pm tarafından yağmur

    » Gül’den hiç ders almıyor musun?
    Her günah küfre bir kapı açar EmptySalı Haz. 29, 2021 3:42 pm tarafından yağmur

    » Kadir Geceniz Mübarek Olsun
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:51 pm tarafından yağmur

    » Kadir Geceniz Mübarek Olsun
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:50 pm tarafından yağmur

    » Elveda Ey Şehri Ramazan
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:48 pm tarafından yağmur

    » Kadir Gecesinde :((
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:46 pm tarafından yağmur

    » Ramazan-ı Şerif Giderken
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyC.tesi Mayıs 16, 2020 2:44 pm tarafından yağmur

    » Ateşten Lokma..!
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ara. 01, 2019 5:43 pm tarafından yağmur

    » Kadir Suresi, Okunuşu ve Anlamı
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyCuma Mayıs 31, 2019 10:09 am tarafından yağmur

    » Allah'ım (c.c.)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:49 am tarafından yağmur

    » En Güzel Duâlar ve Anlamları
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:48 am tarafından yağmur

    » Amin
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:46 am tarafından yağmur

    » Yetişin...
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:43 am tarafından yağmur

    » Ramazan-ı Şerif Ne Demek ?
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:42 am tarafından yağmur

    » Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:38 am tarafından yağmur

    » Ya Rabbi (c.c.) Ateşten [Cehennemden] Azat Edilenlerden Eyle Bizleri
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Mayıs 05, 2019 7:31 am tarafından yağmur

    » Abdestten Sonra Yapılan Dualar (Arapça Türkçe)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ara. 30, 2018 9:36 am tarafından yağmur

    » Kendimden Kaçabilsem
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 8:11 pm tarafından yağmur

    » Özleminle Ey Sevgili
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:43 pm tarafından yağmur

    » Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh'ım!
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:28 pm tarafından yağmur

    » Af Dilerim..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:26 pm tarafından yağmur

    » Ya Rabbah :(
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:19 pm tarafından yağmur

    » Gül Efendim (S.A.V.)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:13 pm tarafından yağmur

    » Hayâdan ölen kişinin bedeni, sürmelenir..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:12 pm tarafından yağmur

    » Ey Yar (S.A.V.)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyÇarş. Kas. 28, 2018 7:11 pm tarafından yağmur

    » Onur, Can ve Mal Gibi Dokunulmazdır..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur

    » O'nun (s.a.v) Ahlâkı Kur'an'dı.
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur

    » Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem)'i Sevmeliyiz..!
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:25 am tarafından yağmur

    » Çağın Karanlığından Peygamberimizin Huzur'una?
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:22 am tarafından yağmur

    » Şefaat Ya Rasulallah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:20 am tarafından yağmur

    » Milletimizin ve Tüm İslâm Aleminin Mevlid Kandili Hakkımızda Hayırlara Vesile Olsun.
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:17 am tarafından yağmur

    » Ya Rasulallah (SAV)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 9:16 am tarafından yağmur

    » Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz'in Mübarek Doğum Günü "MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN"
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 7:53 am tarafından yağmur

    » ❤Mevlid Kandiliniz Mübarek Olsun❤
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Kas. 19, 2018 7:45 am tarafından yağmur

    » Minber’den Ötelere Bakış
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPerş. Kas. 15, 2018 10:47 am tarafından yağmur

    » Örnek Hanımefendi Hz. Fatıma Radıyallahü anhâ
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPerş. Kas. 15, 2018 10:36 am tarafından yağmur

    » Hayret Doğrusu
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ekim 07, 2018 4:04 pm tarafından yağmur

    » Göz Kalbin Elçisidir
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ekim 07, 2018 3:56 pm tarafından yağmur

    » Rabbül-âlemin, âşıklar için Yâr'dır..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ekim 07, 2018 3:55 pm tarafından yağmur

    » Her Sabah Sizden 8 Şey İsteniyor.!
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ekim 07, 2018 3:54 pm tarafından yağmur

    » Başkaları Bilmese de Olur..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ekim 07, 2018 1:16 pm tarafından yağmur

    » Sohbet; Güzelle Güzeldir..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Ekim 07, 2018 1:15 pm tarafından yağmur

    » İSLAM'IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:26 pm tarafından yağmur

    » BOZUK SİMİT PARALARI İLE CENNETİ SATINALMAK
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur

    » Artan Pilav
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur

    » Ömür Sermayesi..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:21 pm tarafından yağmur

    » Mecnun ve Devesi
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:20 pm tarafından yağmur

    » Usta ve Şaşı Çırak..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPtsi Eyl. 24, 2018 12:18 pm tarafından yağmur

    » İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Eyl. 23, 2018 1:15 pm tarafından yağmur

    » Bakî olan yalnız Allah (c.c.)’tır..
    Her günah küfre bir kapı açar EmptyPaz Eyl. 23, 2018 1:12 pm tarafından yağmur

    KUR’AN-I KERİM DİNLE

    Mealli Kur'an Dinleyelim

    Hadis-i Şerif

    1-Âfetü’l ilmi ennisyanü: İlmin afeti unutmaktır.
    ************************
    2-Ettuhuru şatru’l iman: Temizlik imanın yarısıdır.
    ************************
    3-A’kilhâ ve tevekkel: (Deveyi) bağla ve tevekkül et.
    ************************
    4-Sûmû tesihhû: Oruç tutun, sıhhat bulun.
    **********************
    5-Es-salâtüimâdü’d dini: Namaz dinin direğidir.
    *************************
    6-Talebü’l helalicihadün: Helal peşinde koşmak cihaddır.
    ******************************
    7-El-kelimü’ttayyibetü sadakatün: Güzel sözsadakadır.
    ***************************
    8-El cennetü tahte zılâli’ssüyuf: Cennet kılıçların gölgesialtındadır.
    *************************
    9-El mecalisü bi’l emaneti: Meclislerdeki sözler emanettir.
    ***************************
    10-Ed-dellü alel hayri kefailihi:Hayra vesile olan yapan gibidir.
    ****************************
    11-El cennetü dâr-ül eshıya: Cennet cömertler yurdudur.
    *************************
    12-Es- savmü nısf’us sabr: Oruç sabrın yarısıdır.
    ************************
    13-Es sabru nısf’ul iman: Sabır imanın yarısıdır.
    ***********************
    14-Et tebessümü sadakatun: Tebessüm etmek sadakadır.

    ************************
    15-Es sabru miftahul ferec: Sabır, başarının anahtarıdır.
    ************************
    16-Es sabru ınde sadmetül ula: Sabır, musi,betin ilk anındakidir.
    ************************
    17-Efdalü’l ibadetiedvamuha: İbadetin efdali devamlı olanıdır.
    ************************
    18-El Kur’anühüved deva: Kur’an, sırf devadır.
    ************************
    19-Men samete reca: Dilini tutan kurtuldu.
    ************************
    20-Re’sü’lhikmeti mehafetullah: Hikmetin başı Allah korkudur.
    ************************
    21-El idetü atiyyetün: Vaad edilen verilmelidir.
    ************************
    22-Ed duaü silahu’lmümin: Dua müminin silahıdır.
    ************************
    23-İsmah yusmah leke: Müsamaha et ki sende göresin.
    ************************
    24-Es salatü nur’ulmümin: Namaz müminin nurudur.
    ************************
    25-En nedametü tevbetün: Pişmanlık tövbedir.
    ************************
    26-El mescidü beytükülli takiyyin: Mescid, takva sahiplerininevidir.
    ************************
    27-Ed dinü en nasiha: Din nasihattir.
    ************************
    28-Ed duaü hüvelibadetü: Dua ibadettir.

    ************************
    29-Elcümuatü haccü’l mesakin: Cumafakirlerin haccıdır.
    ************************
    30-Hüsnü’ssuali nısfu’l ilim: Güzel soru, ilmin yarıdır.
    ************************
    31-Es selamü kable’lkelam: Önce selam, sonra kelam.
    ************************
    32-İzâ gadibte fe’skut: Öfkelendiğinde sus.
    ************************
    33-Kesretü’d dahikitumitül kalb: Çok gülmek kalbiöldürür.
    ************************
    34-Es savmu cünnetün: Oruç kalkandır.

    35-Es subhatü temneu’r rızk: Sabah uykusu, rızka engeldir.
    ************************
    36-El hamrüummü’l habais: İçki,kötülüklerin anasıdır.
    ************************
    37-Zina’l uyûni en nazaru: gözlerin zinası bakmaktır.
    ************************
    38-El kanâatümâlün la yenfedü: Kanaat bitmez birsermayedir.
    ************************
    39-El hayaü minel iman:Hayâ(utanma duygusu) imandandır.
    ************************
    40-El mer’üala dini halilihi: Kişi, arkadaşının diniüzeredir.

    Giriş yap

    Şifremi unuttum

    Arama
     
     

    Sonuç :
     


    Rechercher çıkıntı araştırma

    Istatistikler
    Toplam 2058 kayıtlı kullanıcımız var
    Son kaydolan kullanıcımız: emrec77

    Kullanıcılarımız toplam 11851 mesaj attılar bunda 4572 konu

    Her günah küfre bir kapı açar

    2 posters

    Aşağa gitmek

    Her günah küfre bir kapı açar Empty Her günah küfre bir kapı açar

    Mesaj tarafından aytendeniz Salı Haz. 22, 2010 7:27 pm

    Her günah küfre bir kapı açar



    Değişme ve başkalaşma, üzerinde ciddi mânâda durulması gereken çok önemli bir meseledir. Çünkü daha önce de değişik vesilelerle ifade edildiği üzere bir çeşit başkalaşan her çeşit başkalaşabilir.



    Evet, bir kere başkalaşan artık başkalaşma yoluna girmiş demektir. Sonra o şahıs, hiç farkına varmaksızın bir kere daha, bir kere daha başkalaşır ve neticede her yönüyle bambaşka biri oluverir. Bu önemli konuyu teyit eden hadis-i şerifler de vardır.



    Mesela bir hadislerinde Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: "Kul bir günah işlediği vakit, kalbinde siyah bir nokta oluşur. Eğer tevbe edip vazgeçer, af dilerse kalbi yine parlar. Ama tekrar günaha dönerse, o leke büyür, nihayet bütün kalbini ele geçirir." (Tirmizî, Tefsir, Mutaffifin)



    Buradan anlıyoruz ki, insan kalbî hayatı itibarıyla bir kere kirlenmeye açıldığında, o açılmanın nerede duracağını ve kaç derecelik bir açı meydana getireceğini kestirmek oldukça zordur. İnsan farkına varmaksızın bir de bakar ki, merkezdeki 0,1 derecelik bir açı, muhit hattında yüz seksen derecelik bir açı hâline gelivermiş.



    Esasında Üstad Hazretleri de, "Her bir günah içinde küfre giden bir yol vardır." diyerek bu hakikate işaret etmektedir. Çünkü günah fıtrat ve tabiatı deforme eden bir illet olduğundan o, fıtrat ve tabiattan uzaklaşma yani bir yönüyle bir başkalaşma demektir.



    Hz. Pir, aynı hakikati bir başka yerde şöyle seslendirir: "Hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork. Bir lokma, bir kelime, bir dane, bir lem'a, bir işarette, bir öpmekte batma." Bunun mânâsı şudur: Sen, dünyaları içine alan ama yine de doymayan çok ulvî, Cenab-ı Hakk'a ve ebediyete müştak ve ancak cemal-i ba kemal ile mutmain olabilecek letaif ve duygularını öyle gelip geçici arzu ve heveslerle kirletme. Yoksa hocalarımızın ifadesiyle el, el ile; ayak, ayak ile elveda ettiği yani can hulkuma geldiği zaman, "Ne diye bunlara bakmışım, ne diye bunları dinlemişim, ne diye bunlara doğru yürümüşüm, ne diye bunlara el uzatmışım, keşke bunları hiç yapmasaydım!" diyerek pişman olursun.



    Lût Gölünün Dibinden Everest'in Zirvesine



    Var olduğu günden beri beşeriyetin belki elli defa mumu bitmiş, elli defa ateş gelip tahtaya dayanmış ancak Allah'ın izniyle yeniden bir meşale yakılmış ve insanlık tekrar aydınlığa kavuşmuştur. Evet, beşeriyet elli defa Lut Gölü'nün dibini boylamış, ancak bu düşüşlerin peşini Everest Tepesi'nin zirveleri takip etmiş ve gelip sıfıra dayanan insanlık yeniden zirvelere tırmanmayı başarmıştır.



    Döneminde yaşanan bütün karanlık ve kasvetli ortama rağmen Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimiz kayserleri, kisraları yere sermiş ve bir hamlede içinde bulunduğu o durumdan insanlığı kurtarmıştır. İnsanlık tarihinde bu durum o kadar çok tekerrür etmiştir ki, ümitsizliğe düşmeye mahal yoktur. Bundan dolayı mü'min bir kuyuya düştüğünde, artık buradan çıkmam mümkün değil diyerek ümitsizliğe düşmez/düşmemelidir.



    Çünkü o, her şeye gücü yeten sonsuz kudret sahibi bir Zât'a dayanmaktadır. Mesela ilâhî bir inayet neticesinde, oradan geçen bir kervan düşmüş olduğun o kuyuya kovasını salıp senin oradan çıkıp kurtulmana vesile olabilir. Böyle bir imkân olmasa bile, inanmış bir insan olarak sen ye'se kapılmamalı, tırnaklarınla o duvarlara tırmanıp oradan çıkmanın bir yolunu bulmalısın. Nitekim beşer Allah'ın inayetiyle elli, belki yüz defa düştüğü o kuyudan çıkmış; çıkmış ve o çukurları zirve hâline getirmiştir. Eğer kemal peşinde, bir olgunluk arayışı içindeyseniz ilk yapmanız gereken ye'si gömmek olmalıdır. Çünkü ye's ve reca âdeta bir tahterevalli gibidir ki, ancak ye'si gömmekle recayı olması gereken yere çıkarabilirsiniz.



    Sabır, Sabır, Sabır...



    Şimdi bütün bunları nazar-ı itibara aldığımızda ifade etmemiz gerekir ki, eğer bizde ciddi bir başkalaşma ve değişme olmuşsa kimse bunun düzeltilemeyeceğini söyleyemez. Fakat şunu da kabul etmeliyiz ki, iki-üç asırda meydana gelen tahribatı bir hamlede, bir nefhada tamir etmek de çok zordur.



    Biz asırlardan beri rehnedar olmuş bir kaleyi tamir etmeye çalışıyoruz. Öyle ki iman esasları bile sarsılmış, anne-baba hukuku ayaklar altına alınmıştır. Demek ki Allah hakkından anne-baba hukukuna kadar her şey zir u zeber edilmiştir. Toplum bünyesi bütün bunların hepsini birden kaldırıp ikame etmeye tahammül edemez. Kaldı ki, belli bir kültürün çocuğu olan insanlar bile başka bir kültür ortamıyla karşılaştıklarında entegrasyon sorunu yaşıyorlar.



    Mesela Batılılar, aradan uzun zaman geçmiş olmasına rağmen, bir dönem işçi olarak ülkelerine gelen insanların kendi toplumlarına hâlâ entegre olamamalarından şikâyet ediyorlar. Üstelik göç eden bu insanlar dinî ve kültürel sahada ciddi bir donanıma da sahip değillerdi.



    Bu sebeple diyoruz ki, eğer iki-üç asırdan beri belli duygu, düşünce, anlayış, felsefe, dünya görüşü ve belki şekil ve şemailimiz açısından ciddi bir deformasyona maruz kalmışsak, bunun birdenbire düzeltilmesi çok zordur. Bu sebeple yapılması gereken düzeltmek istediğiniz hususları rehabilite ede ede sevdirmek, sevdirip benimsetmektir.



    Sahabe toplumu bu şekilde meydana gelmiştir. Vahiyle aydınlanmadan evvel o toplum içinde ümmî ve bedevî insanlar vardı. Onlardan bazıları başlangıç itibarıyla kapıdan içeri girip "Abdulmuttalib'in torunu Muhammed burada mı?" diye hitap edebiliyorlardı. Fakat bir gün geldi, aynı insanlar Allah'ın indirdiği vahyi sindirmiş birer mü'min olarak akılları talim, nefisleri tezkiye, kalbleri tasfiye eden medeniyet muallimleri hâline geldiler. O hâlde bize de bu yolda kararlı, azimli ve sabırlı olmak düşer.



    1 - İnsan, Cenâb-ı Hakk'ın yasaklamış olduğu şeylerden hiçbirini küçük görmemelidir. Zira o küçük görülen şey gün gelir insanı küfür bataklığına sürükleyebilir.


    2 - Toplumumuz bugün olduğu gibi tarihte de birçok defa tahribe uğratılmış, inandığı değerlerden uzaklaştırılmıştır. Ancak her defasında kendisine gelmeyi başarmıştır.


    3 - Sahip olduğumuz değerlere yabancılaşma hali, iki-üç asırlık bir tahribatın neticesidir. Böyle bir yaranın tedavisi için acele etmemek, son derece sabırlı olmak gerekir.



    Zaman-Kürsü
    gullllll :252:
    aytendeniz
    aytendeniz
    Özel Üye
    Özel Üye

    Aktiflik :
    Her günah küfre bir kapı açar Left_bar_bleue850 / 999850 / 999Her günah küfre bir kapı açar Right_bar_bleue

    <b>Uyarı Seviyesi</b> Uyarı Seviyesi : Uyarı Yok
    <b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 939
    <b>Puanı</b> Puanı : 1064
    <b>Teşekkür</b> Teşekkür : 85
    <b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 05/04/10

    http:// http://hazanmevsimicom.blogspot.com/

    Sayfa başına dön Aşağa gitmek

    Her günah küfre bir kapı açar Empty Geri: Her günah küfre bir kapı açar

    Mesaj tarafından aytendeniz Salı Haz. 22, 2010 7:30 pm

    endeniz"[color=red]]Her günah küfre bir kapı açar



    Değişme ve başkalaşma, üzerinde ciddi mânâda durulması gereken çok önemli bir meseledir. Çünkü daha önce de değişik vesilelerle ifade edildiği üzere bir çeşit başkalaşan her çeşit başkalaşabilir.



    Evet, bir kere başkalaşan artık başkalaşma yoluna girmiş demektir. Sonra o şahıs, hiç farkına varmaksızın bir kere daha, bir kere daha başkalaşır ve neticede her yönüyle bambaşka biri oluverir. Bu önemli konuyu teyit eden hadis-i şerifler de vardır.



    Mesela bir hadislerinde Allah Resûlü (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurur: ";Kul bir günah işlediği vakit, kalbinde siyah bir nokta oluşur. Eğer tevbe edip vazgeçer, af dilerse kalbi yine parlar. Ama tekrar günaha dönerse, o leke büyür, nihayet bütün kalbini ele geçirir." (Tirmizî, Tefsir, Mutaffifin)



    Buradan anlıyoruz ki, insan kalbî hayatı itibarıyla bir kere kirlenmeye açıldığında, o açılmanın nerede duracağını ve kaç derecelik bir açı meydana getireceğini kestirmek oldukça zordur. İnsan farkına varmaksızın bir de bakar ki, merkezdeki 0,1 derecelik bir açı, muhit hattında yüz seksen derecelik bir açı hâline gelivermiş.



    Esasında Üstad Hazretleri de, ";Her bir günah içinde küfre giden bir yol vardır.&quot; diyerek bu hakikate işaret etmektedir. Çünkü günah fıtrat ve tabiatı deforme eden bir illet olduğundan o, fıtrat ve tabiattan uzaklaşma yani bir yönüyle bir başkalaşma demektir.



    Hz. Pir, aynı hakikati bir başka yerde şöyle seslendirir: "Hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork. Bir lokma, bir kelime, bir dane, bir lem'a, bir işarette, bir öpmekte batma." Bunun mânâsı şudur: Sen, dünyaları içine alan ama yine de doymayan çok ulvî, Cenab-ı Hakk'a ve ebediyete müştak ve ancak cemal-i ba kemal ile mutmain olabilecek letaif ve duygularını öyle gelip geçici arzu ve heveslerle kirletme. Yoksa hocalarımızın ifadesiyle el, el ile; ayak, ayak ile elveda ettiği yani can hulkuma geldiği zaman, "Ne diye bunlara bakmışım, ne diye bunları dinlemişim, ne diye bunlara doğru yürümüşüm, ne diye bunlara el uzatmışım, keşke bunları hiç yapmasaydım!" diyerek pişman olursun.



    Lût Gölünün Dibinden Everest'in Zirvesine



    Var olduğu günden beri beşeriyetin belki elli defa mumu bitmiş, elli defa ateş gelip tahtaya dayanmış ancak Allah'ın izniyle yeniden bir meşale yakılmış ve insanlık tekrar aydınlığa kavuşmuştur. Evet, beşeriyet elli defa Lut Gölü'nün dibini boylamış, ancak bu düşüşlerin peşini Everest Tepesi'nin zirveleri takip etmiş ve gelip sıfıra dayanan insanlık yeniden zirvelere tırmanmayı başarmıştır.



    Döneminde yaşanan bütün karanlık ve kasvetli ortama rağmen Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimiz kayserleri, kisraları yere sermiş ve bir hamlede içinde bulunduğu o durumdan insanlığı kurtarmıştır. İnsanlık tarihinde bu durum o kadar çok tekerrür etmiştir ki, ümitsizliğe düşmeye mahal yoktur. Bundan dolayı mü'min bir kuyuya düştüğünde, artık buradan çıkmam mümkün değil diyerek ümitsizliğe düşmez/düşmemelidir.



    Çünkü o, her şeye gücü yeten sonsuz kudret sahibi bir Zât'a dayanmaktadır. Mesela ilâhî bir inayet neticesinde, oradan geçen bir kervan düşmüş olduğun o kuyuya kovasını salıp senin oradan çıkıp kurtulmana vesile olabilir. Böyle bir imkân olmasa bile, inanmış bir insan olarak sen ye'se kapılmamalı, tırnaklarınla o duvarlara tırmanıp oradan çıkmanın bir yolunu bulmalısın. Nitekim beşer Allah'ın inayetiyle elli, belki yüz defa düştüğü o kuyudan çıkmış; çıkmış ve o çukurları zirve hâline getirmiştir. Eğer kemal peşinde, bir olgunluk arayışı içindeyseniz ilk yapmanız gereken ye'si gömmek olmalıdır. Çünkü ye's ve reca âdeta bir tahterevalli gibidir ki, ancak ye'si gömmekle recayı olması gereken yere çıkarabilirsiniz.



    Sabır, Sabır, Sabır...



    Şimdi bütün bunları nazar-ı itibara aldığımızda ifade etmemiz gerekir ki, eğer bizde ciddi bir başkalaşma ve değişme olmuşsa kimse bunun düzeltilemeyeceğini söyleyemez. Fakat şunu da kabul etmeliyiz ki, iki-üç asırda meydana gelen tahribatı bir hamlede, bir nefhada tamir etmek de çok zordur.



    Biz asırlardan beri rehnedar olmuş bir kaleyi tamir etmeye çalışıyoruz. Öyle ki iman esasları bile sarsılmış, anne-baba hukuku ayaklar altına alınmıştır. Demek ki Allah hakkından anne-baba hukukuna kadar her şey zir u zeber edilmiştir. Toplum bünyesi bütün bunların hepsini birden kaldırıp ikame etmeye tahammül edemez. Kaldı ki, belli bir kültürün çocuğu olan insanlar bile başka bir kültür ortamıyla karşılaştıklarında entegrasyon sorunu yaşıyorlar.



    Mesela Batılılar, aradan uzun zaman geçmiş olmasına rağmen, bir dönem işçi olarak ülkelerine gelen insanların kendi toplumlarına hâlâ entegre olamamalarından şikâyet ediyorlar. Üstelik göç eden bu insanlar dinî ve kültürel sahada ciddi bir donanıma da sahip değillerdi.



    Bu sebeple diyoruz ki, eğer iki-üç asırdan beri belli duygu, düşünce, anlayış, felsefe, dünya görüşü ve belki şekil ve şemailimiz açısından ciddi bir deformasyona maruz kalmışsak, bunun birdenbire düzeltilmesi çok zordur. Bu sebeple yapılması gereken düzeltmek istediğiniz hususları rehabilite ede ede sevdirmek, sevdirip benimsetmektir.



    Sahabe toplumu bu şekilde meydana gelmiştir. Vahiyle aydınlanmadan evvel o toplum içinde ümmî ve bedevî insanlar vardı. Onlardan bazıları başlangıç itibarıyla kapıdan içeri girip "Abdulmuttalib'in torunu Muhammed burada mı?" diye hitap edebiliyorlardı. Fakat bir gün geldi, aynı insanlar Allah'ın indirdiği vahyi sindirmiş birer mü'min olarak akılları talim, nefisleri tezkiye, kalbleri tasfiye eden medeniyet muallimleri hâline geldiler. O hâlde bize de bu yolda kararlı, azimli ve sabırlı olmak düşer.



    1 - İnsan, Cenâb-ı Hakk'ın yasaklamış olduğu şeylerden hiçbirini küçük görmemelidir. Zira o küçük görülen şey gün gelir insanı küfür bataklığına sürükleyebilir.



    2 - Toplumumuz bugün olduğu gibi tarihte de birçok defa tahribe uğratılmış, inandığı değerlerden uzaklaştırılmıştır. Ancak her defasında kendisine gelmeyi başarmıştır.


    3 - Sahip olduğumuz değerlere yabancılaşma hali, iki-üç asırlık bir tahribatın neticesidir. Böyle bir yaranın tedavisi için acele etmemek, son derece sabırlı olmak gerekir.



    Zaman-Kürsü
    gullllll :252: [/quote]
    aytendeniz
    aytendeniz
    Özel Üye
    Özel Üye

    Aktiflik :
    Her günah küfre bir kapı açar Left_bar_bleue850 / 999850 / 999Her günah küfre bir kapı açar Right_bar_bleue

    <b>Uyarı Seviyesi</b> Uyarı Seviyesi : Uyarı Yok
    <b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 939
    <b>Puanı</b> Puanı : 1064
    <b>Teşekkür</b> Teşekkür : 85
    <b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 05/04/10

    http:// http://hazanmevsimicom.blogspot.com/

    Sayfa başına dön Aşağa gitmek

    Her günah küfre bir kapı açar Empty Geri: Her günah küfre bir kapı açar

    Mesaj tarafından İslamcokguzel Çarş. Haz. 23, 2010 6:42 am

    "Kul bir günah işlediği vakit, kalbinde siyah bir nokta oluşur. Eğer tevbe edip vazgeçer, af dilerse kalbi yine parlar. Ama tekrar günaha dönerse, o leke büyür, nihayet bütün kalbini ele geçirir." (Tirmizî, Tefsir, Mutaffifin)

    Tevbe ettikten sonra tekrardan hatalara günahlara dönmemek duâsıyle..

    esaglik
    İslamcokguzel
    İslamcokguzel

    Aktiflik :
    Her günah küfre bir kapı açar Left_bar_bleue999 / 999999 / 999Her günah küfre bir kapı açar Right_bar_bleue

    <b>Uyarı Seviyesi</b> Uyarı Seviyesi : Uyarı Yok
    <b>Mesaj Sayısı</b> Mesaj Sayısı : 2657
    <b>Puanı</b> Puanı : 2181
    <b>Teşekkür</b> Teşekkür : 89
    <b>Kayıt tarihi</b> Kayıt tarihi : 13/03/09

    http://islamcokguzel.wordpress.com

    Sayfa başına dön Aşağa gitmek

    Sayfa başına dön

    - Similar topics

     
    Bu forumun müsaadesi var:
    Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz