Saat
Similar topics
Mart 2024
Ptsi | Salı | Çarş. | Perş. | Cuma | C.tesi | Paz |
---|---|---|---|---|---|---|
1 | 2 | 3 | ||||
4 | 5 | 6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
11 | 12 | 13 | 14 | 15 | 16 | 17 |
18 | 19 | 20 | 21 | 22 | 23 | 24 |
25 | 26 | 27 | 28 | 29 | 30 | 31 |
En son konular
Hadis-i Şerif
Giriş yap
Kontrol Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Arama
Istatistikler
Toplam 2058 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: emrec77
Kullanıcılarımız toplam 11851 mesaj attılar bunda 4572 konu
DOST KİMDİR? KİMLERLE DOST OLUNUR?
4 posters
İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı :: •°¤*(¯`° İsLaM ÇoK GüZeL FoRuM °´¯)*¤°• S E R B E S T K Ö Ş E :: Edebiyat
1 sayfadaki 1 sayfası
DOST KİMDİR? KİMLERLE DOST OLUNUR?
DOST KİMDİR? KİMLERLE DOST OLUNUR
“Dost, dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır”
diyor Aşık Veysel. Bir şarkıda
“Bir dost bulamadım, gün akşam oldu.”
deniliyor. İnsanoğlu yüzyıllardır hep dost aramış, bulduğunu sanmış, sonunda hata ettiğini anlamış. Atila İlhan bir şiirinde
“Ben senin olmadığını arıyorum.”
diyor. Çünkü insanoğlu olmayacak yerde altın madenini arıyor, çaba harcıyor, emek sarfediyor, ama sonunda avucunu yalıyor. Bir bilsek ki dost Allah’tır, dost Allah yolunda giden Peygamberlerdir, velilerdir. Dost Allah yolunda giden temiz, samimi, mübarek insanlardır.
Kur’an-ı Kerim’de Tevbe Suresinin 116. Ayetinde
“Size Allah’tan başka ne bir dost vardır, ne de bir yardımcı.”
buyruluyor. Demek ki insanlık tarih boyunca gerçek dostu bulmak için yanılgıdan yanılgıya düşmüş, hep sonunda hayal kırıklığına uğramıştır. Biz, ancak Kur’an-ı Kerim’in yolunda giderek, Resulullah Efendimizi rehber alarak güzellikleri yaşayabilir, mutlu ve huzurlu oluruz.
Ömür boyu dost arayanlar hiç düşünüyorlar mı, biz o gerçek dosta, o güzel insana layık mıyız? Acaba o, bizde aradığı güzellikleri bulabilecek mi? Acaba bunu hiç düşünüyor muyuz? Bir şarkıda, “Bir dost bulamadım, gün akşam oldu” deniliyor. İyi de güzel kardeşim acaba sen kendi kendinle dost olabildin mi? Bunu hiç düşündün mü? İnsanoğlu nefsaniyeti ile yaşadığı sürece ne kendisine dost olabilir, ne başkasına. Dikkat edelim, sürekli dost arayanlar, daldan dala konanlar aslında kendi kendilerinden kaçmıyorlar mı? Biz Allah’la dost olup, Peygamberi en güzel örnek alıp yaşamadığımız sürece kendi kendimizle dost olamayız. Nefsaniyetimiz, egomuz buna imkan vermez. Ancak Allah’la dost oldukça, Allah’ın dostlarıyla dost oldukça kendimizi tanımaya başlarız. O güzel insanlar bize ayna olurlar, o aynada biz hatalarımızı, kusurlarımızı, günahlarımızı görür, pişman olarak, tövbe ederek Hak yola gireriz. Acaba bir aynaya bakmadan hangi kadın makyajını yapabilir? İş o aynaya bakabilmekte, orada gerçek benliğimizi görebilmekte. Bunlar olmadıkça bizim dost aramaya çıkmamız, kendi kendimizi aldatmaya çalışmaktan başka nedir?
Günümüz insanları bir bunalım içinde. Çünkü kendi kendileriyle dost değiller. Mütemadiyen nefsaniyetlerinin peşinden gidip kendi kendilerini didikliyorlar, tüketiyorlar. İçimizdeki ilahi enerjiyi hayra kullanmadığımız sürece hepimiz hüsran içinde kalacağız. Kur’an-ı Kerim’in Asır Suresinde bütün insanların hüsranda olduğu ancak inananların, inandıkları gibi yaşayanların, birbirlerine sabrı ve Hakkı tavsiye edenlerin bu hüsrandan kurtulacakları bildiriliyor. Bizler Kur’an-ı Kerim’deki bu buyruğa dikkat etsek, gönül versek ve o buyruğa göre hayatımızı düzenlesek daha güzel olmaz mı? Evet, mutlu olmak, huzurlu olmak hepimizin hakkı. Ama bizi mutluluğa götürecek yolda yürümezsek kendimize yazık etmiş olmaz mıyız? Dünyaya bir kere geliyoruz, neden onu Allah’ın emri doğrultusunda yaşayıp, bir cennet bahçesine çevirmeyelim? Dünya hayatı cennet olanın ahiret hayatı da cennet olur.
Dost olacağımız insanları gerektiği şekilde seçemezsek bunun zararlarını yine biz görürüz. Ne güzel bir atasözü var: "Arkadaşının kim olduğunu söyle, senin kim olduğunu söyleyeyim." Dedikoducu, ikiyüzlü, samimiyetsiz, inatçı, hep negatif konuşan, hayatında hiçbir güzelliği yaşamayan insanlarla arkadaşlık yapmak hayata karşı işlenen en büyük suçtur. İnsanı insan eden yine insandır. İnsanı insanlıktan çıkaran, hayvandan daha aşağı bir mertebeye düşüren ise kötü arkadaştır. Hayatta dikkat edeceğimiz en önemli hususlardan birisi hem kendimizin hem aile fertlerimizin konuşup görüşeceği kimseleri çok dikkatli seçmek olmalıdır. nice yılan gibi, akrep gibi insanlar vardır ki bir ailenin içine dost maskesi ile girerler ve o ailenin fertlerini birbirine düşürürler.
İnsan kelimesi üns kökünden geliyor. Ünsiyet bir arada olmak, beraber olmak, görüşmek, kaynaşmak, muhabbet anlamlarını kapsar. Evet, insanoğlu tanışacak, görüşecek, kaynaşacak, bir güzelliği yaşayacak ama her iki taraf da aynı inançta olacak, yaşantıları paralel olacak, aynı ufka bakacaklar. Gerektiğinde aynı şeyler için gözyaşı dökecekler. Yoksa o beraberlik önce mutsuzluğu, huzursuzluğu getirir, arkasından nice negatiflikler sökün etmeye başlar. Arkadaşlıkların, dostlukların insanca, efendice, medenice götürülebilmesi için ben basamak metodunu öneriyorum. Nasıl bir merdivenin basamakları birer birer çıkılırsa dostluklar da tedricen, yavaş yavaş ilerlemeli. Öyle kimseler var ki daha işin başlangıcında en mahrem sırlarını dost bildiği kimseye açıklıyor. Sonra bir de bakıyor ki çok kısa bir zamanda o sırlar alemin dilinde sakız olmuş. Dövünüyor, ben nereden bilebilirdim, diyor. Değerli kardeşim, eğer basamak metoduyla gitseydin o gaflete düşmeyecektin. Bakıyorsunuz bir hanım kuaföre gidiyor, koltuğuna oturuyor. Kısa bir süre sonra bu hanım en mahrem sırlarını, kocasına ait en gizli sırları yanındaki hanıma anlatıyor. Onun bir gazeteci olabileceğini hiç düşünmüyor. Bir iki gün sonra o ailenin en mahrem halleri gazetelere taşınıyor. Manşet oluyor. Daha bunun gibi nice nice durumlar oluyor, düşüncesizce, dikkat etmeden, gelişigüzel söylenmiş sözler yüzünden yuvalar yıkılıyor, kalpler ebediyyen kırılıyor. Bu nedenlerle hepimiz insanlarla dost olurken son derece dikkatli olmalıyız. Ancak hepsinden önemlisi, insanın önce kendi kendisiyle dost olmasıdır. Bunun için ilk önce nefsaniyetinin zincirlerinden kurtulacak. Malatyalı şair Mısri Niyazi:
"Ben sanırdım halk içinde hiç bana yar kalmamış
Ben, beni terk eyledim, gördüm ki ağyar kalmamış"
diyor. İnsan bunu yapabildiği zaman, kendi kendisiyle dost olabildiği zaman görecek ki bütün dünya da onunla dost olacak, bir güzellik yaşanacak. O zaman insanlar Beethooven'in 9. Senfonisinin final kısmında olduğu gibi "Birleşiniz insanlar, kardeş gibi olunuz." diyecekler ve bir sevgi şarkısı bütün kalpleri dolduracak...
:253: :252: :252: :253: :252: :252:
“Dost, dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır”
diyor Aşık Veysel. Bir şarkıda
“Bir dost bulamadım, gün akşam oldu.”
deniliyor. İnsanoğlu yüzyıllardır hep dost aramış, bulduğunu sanmış, sonunda hata ettiğini anlamış. Atila İlhan bir şiirinde
“Ben senin olmadığını arıyorum.”
diyor. Çünkü insanoğlu olmayacak yerde altın madenini arıyor, çaba harcıyor, emek sarfediyor, ama sonunda avucunu yalıyor. Bir bilsek ki dost Allah’tır, dost Allah yolunda giden Peygamberlerdir, velilerdir. Dost Allah yolunda giden temiz, samimi, mübarek insanlardır.
Kur’an-ı Kerim’de Tevbe Suresinin 116. Ayetinde
“Size Allah’tan başka ne bir dost vardır, ne de bir yardımcı.”
buyruluyor. Demek ki insanlık tarih boyunca gerçek dostu bulmak için yanılgıdan yanılgıya düşmüş, hep sonunda hayal kırıklığına uğramıştır. Biz, ancak Kur’an-ı Kerim’in yolunda giderek, Resulullah Efendimizi rehber alarak güzellikleri yaşayabilir, mutlu ve huzurlu oluruz.
Ömür boyu dost arayanlar hiç düşünüyorlar mı, biz o gerçek dosta, o güzel insana layık mıyız? Acaba o, bizde aradığı güzellikleri bulabilecek mi? Acaba bunu hiç düşünüyor muyuz? Bir şarkıda, “Bir dost bulamadım, gün akşam oldu” deniliyor. İyi de güzel kardeşim acaba sen kendi kendinle dost olabildin mi? Bunu hiç düşündün mü? İnsanoğlu nefsaniyeti ile yaşadığı sürece ne kendisine dost olabilir, ne başkasına. Dikkat edelim, sürekli dost arayanlar, daldan dala konanlar aslında kendi kendilerinden kaçmıyorlar mı? Biz Allah’la dost olup, Peygamberi en güzel örnek alıp yaşamadığımız sürece kendi kendimizle dost olamayız. Nefsaniyetimiz, egomuz buna imkan vermez. Ancak Allah’la dost oldukça, Allah’ın dostlarıyla dost oldukça kendimizi tanımaya başlarız. O güzel insanlar bize ayna olurlar, o aynada biz hatalarımızı, kusurlarımızı, günahlarımızı görür, pişman olarak, tövbe ederek Hak yola gireriz. Acaba bir aynaya bakmadan hangi kadın makyajını yapabilir? İş o aynaya bakabilmekte, orada gerçek benliğimizi görebilmekte. Bunlar olmadıkça bizim dost aramaya çıkmamız, kendi kendimizi aldatmaya çalışmaktan başka nedir?
Günümüz insanları bir bunalım içinde. Çünkü kendi kendileriyle dost değiller. Mütemadiyen nefsaniyetlerinin peşinden gidip kendi kendilerini didikliyorlar, tüketiyorlar. İçimizdeki ilahi enerjiyi hayra kullanmadığımız sürece hepimiz hüsran içinde kalacağız. Kur’an-ı Kerim’in Asır Suresinde bütün insanların hüsranda olduğu ancak inananların, inandıkları gibi yaşayanların, birbirlerine sabrı ve Hakkı tavsiye edenlerin bu hüsrandan kurtulacakları bildiriliyor. Bizler Kur’an-ı Kerim’deki bu buyruğa dikkat etsek, gönül versek ve o buyruğa göre hayatımızı düzenlesek daha güzel olmaz mı? Evet, mutlu olmak, huzurlu olmak hepimizin hakkı. Ama bizi mutluluğa götürecek yolda yürümezsek kendimize yazık etmiş olmaz mıyız? Dünyaya bir kere geliyoruz, neden onu Allah’ın emri doğrultusunda yaşayıp, bir cennet bahçesine çevirmeyelim? Dünya hayatı cennet olanın ahiret hayatı da cennet olur.
Dost olacağımız insanları gerektiği şekilde seçemezsek bunun zararlarını yine biz görürüz. Ne güzel bir atasözü var: "Arkadaşının kim olduğunu söyle, senin kim olduğunu söyleyeyim." Dedikoducu, ikiyüzlü, samimiyetsiz, inatçı, hep negatif konuşan, hayatında hiçbir güzelliği yaşamayan insanlarla arkadaşlık yapmak hayata karşı işlenen en büyük suçtur. İnsanı insan eden yine insandır. İnsanı insanlıktan çıkaran, hayvandan daha aşağı bir mertebeye düşüren ise kötü arkadaştır. Hayatta dikkat edeceğimiz en önemli hususlardan birisi hem kendimizin hem aile fertlerimizin konuşup görüşeceği kimseleri çok dikkatli seçmek olmalıdır. nice yılan gibi, akrep gibi insanlar vardır ki bir ailenin içine dost maskesi ile girerler ve o ailenin fertlerini birbirine düşürürler.
İnsan kelimesi üns kökünden geliyor. Ünsiyet bir arada olmak, beraber olmak, görüşmek, kaynaşmak, muhabbet anlamlarını kapsar. Evet, insanoğlu tanışacak, görüşecek, kaynaşacak, bir güzelliği yaşayacak ama her iki taraf da aynı inançta olacak, yaşantıları paralel olacak, aynı ufka bakacaklar. Gerektiğinde aynı şeyler için gözyaşı dökecekler. Yoksa o beraberlik önce mutsuzluğu, huzursuzluğu getirir, arkasından nice negatiflikler sökün etmeye başlar. Arkadaşlıkların, dostlukların insanca, efendice, medenice götürülebilmesi için ben basamak metodunu öneriyorum. Nasıl bir merdivenin basamakları birer birer çıkılırsa dostluklar da tedricen, yavaş yavaş ilerlemeli. Öyle kimseler var ki daha işin başlangıcında en mahrem sırlarını dost bildiği kimseye açıklıyor. Sonra bir de bakıyor ki çok kısa bir zamanda o sırlar alemin dilinde sakız olmuş. Dövünüyor, ben nereden bilebilirdim, diyor. Değerli kardeşim, eğer basamak metoduyla gitseydin o gaflete düşmeyecektin. Bakıyorsunuz bir hanım kuaföre gidiyor, koltuğuna oturuyor. Kısa bir süre sonra bu hanım en mahrem sırlarını, kocasına ait en gizli sırları yanındaki hanıma anlatıyor. Onun bir gazeteci olabileceğini hiç düşünmüyor. Bir iki gün sonra o ailenin en mahrem halleri gazetelere taşınıyor. Manşet oluyor. Daha bunun gibi nice nice durumlar oluyor, düşüncesizce, dikkat etmeden, gelişigüzel söylenmiş sözler yüzünden yuvalar yıkılıyor, kalpler ebediyyen kırılıyor. Bu nedenlerle hepimiz insanlarla dost olurken son derece dikkatli olmalıyız. Ancak hepsinden önemlisi, insanın önce kendi kendisiyle dost olmasıdır. Bunun için ilk önce nefsaniyetinin zincirlerinden kurtulacak. Malatyalı şair Mısri Niyazi:
"Ben sanırdım halk içinde hiç bana yar kalmamış
Ben, beni terk eyledim, gördüm ki ağyar kalmamış"
diyor. İnsan bunu yapabildiği zaman, kendi kendisiyle dost olabildiği zaman görecek ki bütün dünya da onunla dost olacak, bir güzellik yaşanacak. O zaman insanlar Beethooven'in 9. Senfonisinin final kısmında olduğu gibi "Birleşiniz insanlar, kardeş gibi olunuz." diyecekler ve bir sevgi şarkısı bütün kalpleri dolduracak...
:253: :252: :252: :253: :252: :252:
şahmaran- Özel Üye
- Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 302
Puanı : 377
Teşekkür : 31
Kayıt tarihi : 17/03/10
Yaş : 60
yağmur- Özel Üye
- Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 3962
Puanı : 4330
Teşekkür : 72
Kayıt tarihi : 27/01/10
mahser- Özel Üye
-
Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 542
Puanı : 281
Teşekkür : 42
Kayıt tarihi : 24/10/10
Geri: DOST KİMDİR? KİMLERLE DOST OLUNUR?
Gerçek dost,kara gün dostunun kapısını çaldığı zaman,dostunun yanında olup kapıyı kara günde birlikte aralayabilmektir.
Dost dediğin dostuna kırılsa da asla terketmez
tıpkı fırtınanın şiddeti ne olursa olsun martıların denizi asla terketmediği gibi
Dost dediğin dostuna kırılsa da asla terketmez
tıpkı fırtınanın şiddeti ne olursa olsun martıların denizi asla terketmediği gibi
ZÜMRÜT- Özel Üye
- Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 1882
Puanı : 1360
Teşekkür : 73
Kayıt tarihi : 29/09/10
Geri: DOST KİMDİR? KİMLERLE DOST OLUNUR?
Zümrüt Sultan tuttum sözünü süper söz ilk mi duydum ya da okudum ne o kadarda nette dolaşıyorum he :cck6:
yağmur- Özel Üye
- Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 3962
Puanı : 4330
Teşekkür : 72
Kayıt tarihi : 27/01/10
Geri: DOST KİMDİR? KİMLERLE DOST OLUNUR?
yağmur demiş ki:Zümrüt Sultan tuttum sözünü süper söz ilk mi duydum ya da okudum ne o kadarda nette dolaşıyorum he :cck6:
oan aklıma geleni içimden geldiği gibi yazdım yağmurcum
güller içinde
ZÜMRÜT- Özel Üye
- Aktiflik :
Uyarı Seviyesi :
Mesaj Sayısı : 1882
Puanı : 1360
Teşekkür : 73
Kayıt tarihi : 29/09/10
İsLaMCoKGuZeL FoRuMLaRı :: •°¤*(¯`° İsLaM ÇoK GüZeL FoRuM °´¯)*¤°• S E R B E S T K Ö Ş E :: Edebiyat
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı Haz. 29, 2021 3:43 pm tarafından yağmur
» Gül’den hiç ders almıyor musun?
Salı Haz. 29, 2021 3:42 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:51 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:50 pm tarafından yağmur
» Elveda Ey Şehri Ramazan
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:48 pm tarafından yağmur
» Kadir Gecesinde :((
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:46 pm tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Giderken
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:44 pm tarafından yağmur
» Ateşten Lokma..!
Paz Ara. 01, 2019 5:43 pm tarafından yağmur
» Kadir Suresi, Okunuşu ve Anlamı
Cuma Mayıs 31, 2019 10:09 am tarafından yağmur
» Allah'ım (c.c.)
Paz Mayıs 05, 2019 7:49 am tarafından yağmur
» En Güzel Duâlar ve Anlamları
Paz Mayıs 05, 2019 7:48 am tarafından yağmur
» Amin
Paz Mayıs 05, 2019 7:46 am tarafından yağmur
» Yetişin...
Paz Mayıs 05, 2019 7:43 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Ne Demek ?
Paz Mayıs 05, 2019 7:42 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun
Paz Mayıs 05, 2019 7:38 am tarafından yağmur
» Ya Rabbi (c.c.) Ateşten [Cehennemden] Azat Edilenlerden Eyle Bizleri
Paz Mayıs 05, 2019 7:31 am tarafından yağmur
» Abdestten Sonra Yapılan Dualar (Arapça Türkçe)
Paz Ara. 30, 2018 9:36 am tarafından yağmur
» Kendimden Kaçabilsem
Çarş. Kas. 28, 2018 8:11 pm tarafından yağmur
» Özleminle Ey Sevgili
Çarş. Kas. 28, 2018 7:43 pm tarafından yağmur
» Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh'ım!
Çarş. Kas. 28, 2018 7:28 pm tarafından yağmur
» Af Dilerim..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:26 pm tarafından yağmur
» Ya Rabbah :(
Çarş. Kas. 28, 2018 7:19 pm tarafından yağmur
» Gül Efendim (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:13 pm tarafından yağmur
» Hayâdan ölen kişinin bedeni, sürmelenir..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:12 pm tarafından yağmur
» Ey Yar (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:11 pm tarafından yağmur
» Onur, Can ve Mal Gibi Dokunulmazdır..
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» O'nun (s.a.v) Ahlâkı Kur'an'dı.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem)'i Sevmeliyiz..!
Ptsi Kas. 19, 2018 9:25 am tarafından yağmur
» Çağın Karanlığından Peygamberimizin Huzur'una?
Ptsi Kas. 19, 2018 9:22 am tarafından yağmur
» Şefaat Ya Rasulallah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:20 am tarafından yağmur
» Milletimizin ve Tüm İslâm Aleminin Mevlid Kandili Hakkımızda Hayırlara Vesile Olsun.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:17 am tarafından yağmur
» Ya Rasulallah (SAV)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:16 am tarafından yağmur
» Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz'in Mübarek Doğum Günü "MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN"
Ptsi Kas. 19, 2018 7:53 am tarafından yağmur
» ❤Mevlid Kandiliniz Mübarek Olsun❤
Ptsi Kas. 19, 2018 7:45 am tarafından yağmur
» Minber’den Ötelere Bakış
Perş. Kas. 15, 2018 10:47 am tarafından yağmur
» Örnek Hanımefendi Hz. Fatıma Radıyallahü anhâ
Perş. Kas. 15, 2018 10:36 am tarafından yağmur
» Hayret Doğrusu
Paz Ekim 07, 2018 4:04 pm tarafından yağmur
» Göz Kalbin Elçisidir
Paz Ekim 07, 2018 3:56 pm tarafından yağmur
» Rabbül-âlemin, âşıklar için Yâr'dır..
Paz Ekim 07, 2018 3:55 pm tarafından yağmur
» Her Sabah Sizden 8 Şey İsteniyor.!
Paz Ekim 07, 2018 3:54 pm tarafından yağmur
» Başkaları Bilmese de Olur..
Paz Ekim 07, 2018 1:16 pm tarafından yağmur
» Sohbet; Güzelle Güzeldir..
Paz Ekim 07, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» İSLAM'IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:26 pm tarafından yağmur
» BOZUK SİMİT PARALARI İLE CENNETİ SATINALMAK
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Artan Pilav
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Ömür Sermayesi..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:21 pm tarafından yağmur
» Mecnun ve Devesi
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:20 pm tarafından yağmur
» Usta ve Şaşı Çırak..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:18 pm tarafından yağmur
» İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî
Paz Eyl. 23, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» Bakî olan yalnız Allah (c.c.)’tır..
Paz Eyl. 23, 2018 1:12 pm tarafından yağmur