Saat
Similar topics
En son konular
Hadis-i Şerif
Giriş yap
Kontrol Paneli
Profiliniz Bilgiler Seçenekler İmza Avatar |
Sosyal Arkadaş ve Tanınmamış Üye listesi Grup |
Özel Mesaj Gelen Kutusu ÖM Gönder |
Gözlenmiş Konular |
Arama
Istatistikler
Toplam 2058 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: emrec77
Kullanıcılarımız toplam 11851 mesaj attılar bunda 4572 konu
İman, Amel ve Kader
1 sayfadaki 1 sayfası
İman, Amel ve Kader
İman, Amel ve Kader | [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] | [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] | [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] |
| |
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]M. Ali KAYA Hayber Gazvesinde müslümanlardan zengin biri de peygamberimizin yanından Yahudilere karşı savaşıyordu. Peygamberimiz (sav) onu göstererek “Cehennemlik birini görmek isteyen bu adama baksın” buyurdular. Adam çok şiddetli bir şekilde savaşıyordu. Topluluktan birisi adamı izlemeye başladı. Adam yaralandı ve yere düştü. Yarası çok acıyordu ki adam dayanamadı kılıcın ucunu göğsüne tuttu ve üzerine abanarak sırtından çıkardı ve intihar etti. Onu izleyen hemen koşarak peygamberimizin (sav) yanına geldi. “Ben şehadet ederim ki sen Allah’ın Resulüsün!” dedi. Peygamberimiz (sav) “Ne Oldu?” diye sordu. Adam “Cehennemliktir diye bahsettiğin adamı takip ettim. Çok şiddetli savaştı, yaralandı, ancak yarasına dayanamadı kılıcına dayanarak intihar etti” dedi. Peygamberimiz (sav) “Şahadet ederim ki ben Allah’ın Resulüyüm. Kul hayatı boyunca cennet ehlinin amelini işler ama cehennemliktir. Yine kul hayatı boyunca cehennem ehlini amelini işler ama cennetliktir. Ameller sonuçları ile değerlendirilir. Allah bu dini fasık ve facirlerin eliyle de güçlendirir. Cennete ise sadece Müslüman nefisler girecektir” buyurdular. (Buhari, Cihad, 178; Megazi, 36; Kader, 4; Müslim, İman, 178; Kader, 11) Hadisin Açıklaması: İslam bilginlerine göre iman kalp ile tasdiktir. Dil ile ikrar kalbin tasdikinin yani imanın dil ile ifadesidir. Bu nedenle kalb ile tasdik etmeden dil ile ikrar etmek münafığın imanıdır. Dil ile ikrar eden ve salih amelleri işleyen kalben tasdik etmedikçe Allah katında ve gerçekte mü’min sayılmayacağı gibi, kalben inanmış olduğu halde salih amelleri işlememek de imansızlığa delil değildir. Peygamberimiz (sav) münafıklar için “Ey kalplerine iman girmeyen, yalnız dilleri ile iman eden topluluk!” (Bakıllani, El-İnsaf, 1:18) diye hitap etmiştir. Amel imanın bir parçası değil, ancak imanın kemaline delil olup imanın kuvvetlenmesine sebeptir. Çünkü “Akaidi ve imani hükümleri kavî ve sabit kılmakla meleke haline getiren ancak ibadettir. Allah’ın emirlerini yapmak ve yasaklarından sakınmaktan ibaret olan ibadetle vicdanî ve aklî olan imani hükümler terbiye ve takviye edilmezse eserleri ve tesirleri zayıf kalır. (İşaratu’l-İ’câz, s.82) Amel imanın bir parçası olmadığı için amel işlemeyen, yani Allah’a inandığı halde emirlerini yapmayan ve yasaklarından sakınmayan günah işlemiş olur. Farzları yapmayan ve haramlardan kaçmayanın imanı zayıflar ve zamanla imandan yoksun olmasına sebep olur. Çünkü “Günah kalbe işleyip, siyahlandıra siyahlandıra, tâ nur-u imanı çıkarıncaya kadar katılaştırıyor. Herbir günah içinde küfre gidecek bir yol var. O günah, istiğfarla çabuk imha edilmezse, kurt değil, belki küçük bir mânevî yılan olarak kalbi ısırıyor. (Lem’alar, 1998, s.15) Yüce Allah Kur’ân-ı Kerimde “Onların kalpleri paslanmıştır” (Mutaffifin, 83:14) buyurarak günahların kalpleri paslandırdığını ve kararttığını haber vermektedir. Peygamberimiz (sav) “Bir günah işleyen kimsenin kalbinde siyah bir leke hâsıl olur” (Tirmizi, Tefsir-i Sure, 83:1; İbn-i Mâce, Zühd, 29) buyurarak bu ayeti izah etmiştir. Günahlarla kararan kalp zamanla iman ışığından mahrum kalır. Bu nedenle günahlar tövbe ve istiğfarla imha edilmeli ve salih amellerle iman nuru parlatılmalıdır. İmansız salih amel kabul edilmeyeceği gibi, amelsiz de iman kemale ermez. İman ameli gerektirir. Zira Allah’a iman eden elbette ona itaat edecektir. İtaat de farzları yapıp, haramlardan sakınmak ve gönderdiği elçisine itaat etmek ve sünnetine sarılmaktır. Bu nedenle yüce Allah Kur’ân-ı Kerimde insanlardan iman, salih amel ve elçisine itaat etmelerini istemektedir. Yüce Allah Kur’ân-ı Kerimde “İman edip salih amel işleyenler, namazı kılanlar ve zekâtı verenlerin mükâfatı Allah katındadır. Onlara hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır” (Bakara, 2:277; Yunus, 10:9; Hud, 11:23; An¬kebut, 29:7,9; Lokman, 31:8; Fatır, 35;7; Fussilet, 41:8; Şura, 42:22; Büruc, 85:11. Beyyine, 98:7) buyurur. Hz. Aişe (ra) peygamberimize (sav) “Allah’a en sevimli gelen amel nedir?” diye sordu. Peygamberimiz (sav) “Az da olsa devamlı yapılan ameldir” buyurdular. Sonra “Sizler ancak gücünüzün kaldırabileceği ve devamlı yapacağınız amelleri yapınız. Kendinizi zorlamayınız, siz usanırsınız ama Allah usanmaz” buyurdular. (Buhârî, Rikak, 18; Müslim, İman, 34; İbn Mace, Zühd, 28) Allah’a yakınlaşmak Allah rızasını kazandıracak amelleri işlemektir. Allah’ın rızasını kazandıracak amellerin en faziletlisi farzlardır, sonra haramlardan sakınmak, daha sonra nafile ibadetler gelir. Nitekim bir hadis-i kutside yüce Allah “Kulum bana, kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevgili olan bir şeyle yaklaşamaz. Kulum bana, nafile ibadetlerle de yaklaşmaya devam eder. Nihayet ben, onu severim. Ben, kulumu sevince de artık onun işitir kulağı, görür gözü, tutar eli, yürür ayağı olurum. Diliyle de her ne isterse, muhakkak onları da kendisine ihsan ederim. Bana sığınmak isteyince de muhakkak kulumu korurum” (Buhari, Rikak, 38) buyurmuşlardır. İmam-ı Azam Ebu Hanife (ra) “Allah mü’minlere farz kıldığı şeyleri onların dini kabul etmelerinden sonra emretmiştir. “İman eden kullarıma söyle namazlarını kılsınlar” (İbrahim, 14:31) “Ey iman edenler, kısas size farz kılındı” (Bakara, 2:178) “Ey iman edenler, Allah’ı çokça zikredin” (Ahzap, 33:41) ve benzeri ayetler iman edenlerden bunları istediğini göstermektedir. Yüce Allah bu amelleri işlemeyenleri de iman edenler olarak nitelemekte ve onlardan amel istemektedir. Bu imanın amelden farklı olduğunu ve imanın kalbin ameli olduğunu anlatmaktadır” demektedir. (İmam-ı Azamın Beş Eseri, s. 16) şayet amel iman sayılsaydı o zaman münafıkların da iman etmiş olduklarını kabul etmek gerekirdi. İman delile dayalı ve hakikate uygun bir şekilde kalbin kesin tasdikidir. Buna kalbî itikat da denir. Sonra bu imana dayanan söz ve amel Allah katında makbuldür. Kalbi tasik olmayan söz ve amelin Allah katında bir değeri yoktur ve yalandan ibarettir, inananları aldatmaya matuftur. İşte nifak da budur. Bunu yapan kimseye de münafık adı verilir. Peygamber Efendimiz (sav) Ashâb-ı Kirâm (rae) müşriklerle cihad etmek üzere Uhud’a çıktıkları zaman, “Kuzman” isminde bir şahıs onlara katılmamış ve Medine’de kalmıştı. Bunun üzerine bazı kadınlar, “savaş kaçkını” diyerek onu alaya almış ve bazı sohbetlerin konusu olmuştu. Kuzman bunu bir gurur meselesi haline getirmiş, hemen hazırlığını yaparak hışımla cepheye koşmuş ve ön saflarda yerini almıştı. Kuzman, Uhud Savaşı’nda ilk oku atmış ve daha sonra da kılıcını çekerek herkesi hayran bırakan bir kahramanlık örneği sergilemeye başlamıştı. Bu durum birçok sahabenin dikkatini çekmiş ve bunlar tarafından da cesaret ve mücadelesini övülmeye başlanmıştı. Resul-ü Ekrem (sav) bu takdirler üzerine “O, ateş ehlindendir!” diye buyurmuş ve birçok kişi büyük bir şaşkınlığa uğramıştı. Bu habere çok şaşıran sahabelerden bazıları Kuzman’ı takip etmeye başlamışlar ve O’nun yiğitliği ve cesareti karşısında da iyice hayrete düşmüşlerdi. Çünkü Müslümanların muvakkaten dağılıp geri çekildikleri bir sırada bile Kuzman kılıcının kınını kırmış, “Kaçmaktansa ölmeyi tercih ederim!” diye bağırarak ileri atılmış ve cesurca savaşırken derin bir de yara almıştı. Onun bu haline şahit olan Sahabeler, “Ya Resûlallah az önce ateş ehlinden olduğunu söylediğiniz adam, büyük bir metanetle savaştı ve kahramanca öldü!” diye haber vermişler ve Resul-ü Ekrem (sav) yine “O Cehennemliktir!” diye buyurmuştu. Bu cevabı işiten Müslümanların bütün bütün hayrete kapıldığı bir sırada, o şahsın henüz ölmediği ancak ağır şekilde yaralandığı haberi getirilmişti. Kuzman acılar içinde kıvranırken, Resul-ü Ekrem Efendimiz’in (asv) sözlerinden habersiz olan Katade bin Nu’man (ra) Kuzman’ın yanına gitmiş ve “Şehitlik sana mübarek olsun!” diye tebrikte bulunmuştu. Bunun üzerine, Kuzman, “Vallahi ben din için mücahede etmedim; kavmimin itibarı için savaştım!” diye mukabele etmiş ve daha sonra yarasının ıstırabına dayanamayarak kılıcının keskin tarafını göğsüne dayamış, üzerine yüklenmiş ve intihar etmişti. Evet, bu hadisenin bir benzeri de Hayber Gazvesi’nde meydana gelmişti. Bunun üzerine Rehber-i Ekmel (sav) halka şu hakikatin ilan edilmesini emir buyurmuştur: “Cennet’e ancak Allah’a gönülden teslim olmuş mü’minler girecektir. Şu kadar var ki, Allah dilerse İslam dinini fâcir bir kişi ile de te’yid edip kuvvetlendirir” buyurmuşlardı. İzahını yaptığımız hadiste de peygamberimiz (sav) “Şahadet ederim ki ben Allah’ın Resulüyüm. Kul hayatı boyunca cennet ehlinin amelini işler ama cehennemliktir. Yine kul hayatı boyunca cehennem ehlini amelini işler ama cennetliktir. Ameller sonuçları ile değerlendirilir. Allah bu dini fasık ve facirlerin eliyle de güçlendirir. Cennete ise sadece Müslüman nefisler girecektir” buyurdular. Böylece amelin imandan bir cüz olmadığını, kalpte iman olup Allah için yapılmayan amellerin kişiyi kurtarmayacağını açıkça ifade etmiş olmaktadır. |
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı Haz. 29, 2021 3:43 pm tarafından yağmur
» Gül’den hiç ders almıyor musun?
Salı Haz. 29, 2021 3:42 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:51 pm tarafından yağmur
» Kadir Geceniz Mübarek Olsun
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:50 pm tarafından yağmur
» Elveda Ey Şehri Ramazan
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:48 pm tarafından yağmur
» Kadir Gecesinde :((
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:46 pm tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Giderken
C.tesi Mayıs 16, 2020 2:44 pm tarafından yağmur
» Ateşten Lokma..!
Paz Ara. 01, 2019 5:43 pm tarafından yağmur
» Kadir Suresi, Okunuşu ve Anlamı
Cuma Mayıs 31, 2019 10:09 am tarafından yağmur
» Allah'ım (c.c.)
Paz Mayıs 05, 2019 7:49 am tarafından yağmur
» En Güzel Duâlar ve Anlamları
Paz Mayıs 05, 2019 7:48 am tarafından yağmur
» Amin
Paz Mayıs 05, 2019 7:46 am tarafından yağmur
» Yetişin...
Paz Mayıs 05, 2019 7:43 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerif Ne Demek ?
Paz Mayıs 05, 2019 7:42 am tarafından yağmur
» Ramazan-ı Şerifiniz Mübarek Olsun
Paz Mayıs 05, 2019 7:38 am tarafından yağmur
» Ya Rabbi (c.c.) Ateşten [Cehennemden] Azat Edilenlerden Eyle Bizleri
Paz Mayıs 05, 2019 7:31 am tarafından yağmur
» Abdestten Sonra Yapılan Dualar (Arapça Türkçe)
Paz Ara. 30, 2018 9:36 am tarafından yağmur
» Kendimden Kaçabilsem
Çarş. Kas. 28, 2018 8:11 pm tarafından yağmur
» Özleminle Ey Sevgili
Çarş. Kas. 28, 2018 7:43 pm tarafından yağmur
» Gönlümüzü, gülümüzü soldurma Allâh'ım!
Çarş. Kas. 28, 2018 7:28 pm tarafından yağmur
» Af Dilerim..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:26 pm tarafından yağmur
» Ya Rabbah :(
Çarş. Kas. 28, 2018 7:19 pm tarafından yağmur
» Gül Efendim (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:13 pm tarafından yağmur
» Hayâdan ölen kişinin bedeni, sürmelenir..
Çarş. Kas. 28, 2018 7:12 pm tarafından yağmur
» Ey Yar (S.A.V.)
Çarş. Kas. 28, 2018 7:11 pm tarafından yağmur
» Onur, Can ve Mal Gibi Dokunulmazdır..
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» O'nun (s.a.v) Ahlâkı Kur'an'dı.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:26 am tarafından yağmur
» Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem)'i Sevmeliyiz..!
Ptsi Kas. 19, 2018 9:25 am tarafından yağmur
» Çağın Karanlığından Peygamberimizin Huzur'una?
Ptsi Kas. 19, 2018 9:22 am tarafından yağmur
» Şefaat Ya Rasulallah (Sallallahu Aleyhi Vesellem)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:20 am tarafından yağmur
» Milletimizin ve Tüm İslâm Aleminin Mevlid Kandili Hakkımızda Hayırlara Vesile Olsun.
Ptsi Kas. 19, 2018 9:17 am tarafından yağmur
» Ya Rasulallah (SAV)
Ptsi Kas. 19, 2018 9:16 am tarafından yağmur
» Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) Efendimiz'in Mübarek Doğum Günü "MEVLİD KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN"
Ptsi Kas. 19, 2018 7:53 am tarafından yağmur
» ❤Mevlid Kandiliniz Mübarek Olsun❤
Ptsi Kas. 19, 2018 7:45 am tarafından yağmur
» Minber’den Ötelere Bakış
Perş. Kas. 15, 2018 10:47 am tarafından yağmur
» Örnek Hanımefendi Hz. Fatıma Radıyallahü anhâ
Perş. Kas. 15, 2018 10:36 am tarafından yağmur
» Hayret Doğrusu
Paz Ekim 07, 2018 4:04 pm tarafından yağmur
» Göz Kalbin Elçisidir
Paz Ekim 07, 2018 3:56 pm tarafından yağmur
» Rabbül-âlemin, âşıklar için Yâr'dır..
Paz Ekim 07, 2018 3:55 pm tarafından yağmur
» Her Sabah Sizden 8 Şey İsteniyor.!
Paz Ekim 07, 2018 3:54 pm tarafından yağmur
» Başkaları Bilmese de Olur..
Paz Ekim 07, 2018 1:16 pm tarafından yağmur
» Sohbet; Güzelle Güzeldir..
Paz Ekim 07, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» İSLAM'IN KADINA VERDİĞİ DEĞER.. (Bir de bu açıdan düşünün..!)
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:26 pm tarafından yağmur
» BOZUK SİMİT PARALARI İLE CENNETİ SATINALMAK
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Artan Pilav
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:24 pm tarafından yağmur
» Ömür Sermayesi..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:21 pm tarafından yağmur
» Mecnun ve Devesi
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:20 pm tarafından yağmur
» Usta ve Şaşı Çırak..
Ptsi Eyl. 24, 2018 12:18 pm tarafından yağmur
» İlâhi ente maksûdî ve rızâke matlûbî
Paz Eyl. 23, 2018 1:15 pm tarafından yağmur
» Bakî olan yalnız Allah (c.c.)’tır..
Paz Eyl. 23, 2018 1:12 pm tarafından yağmur